Covid salgını günde 300 kişinin hayatını almaya devam ederken, üstelik aşı olmanın ölümleri büyük oranda ortadan kaldırdığı ortadayken, bir kesim aşı olmak istemiyor. Sosyal medyadan yayılan yalan paylaşımlar ve komplo teorileri sebebiyle aşı karşıtı bir kesim oluşmuş durumda.
Aşı karşıtı insanların dikkatini çekmek istediğim bir konu var. Sosyal medyada aşının zararlı olabileceğini iddia eden doktorların hiçbirisi virolog veya immülonog değil, uzmanlıkları olmayan bir konu ile ilgili yorumlarda bulunuyorlar, muhtemelen bir kısmı da bu şekilde ünlenmek amacında. Uzmanlığı bağışıklık veya virüsler olan bütün biliminsanları aşıyı destekliyorlar. Yine sosyal medyada yer alan çarpıtılmış veya diğer veriler göz ardı edilerek paylaşılan istatistiki bilgiler dolanıyor. İstatistikten anlıyorsanız veya bilginin güvenilirliğini sorgularsanız kolaylıkla yanlış bilgi içerdiğini fark edebiliyorsunuz. Bu kasıtlı paylaşımlar yayılarak hali hazırda aşıdan korkan insanları daha da korkutuyor.
Kişi dokunulmazlığı sebebi ile elbette kimseye zorla aşı veya tıbbi bir test yaptırılamaz. Ancak aşı karşıtları bu beden dokunulmazlığı haklarını kullanırken başkalarının yaşam haklarına karşı da bir tehdit olamazlar. 
Tam da bu amaçla, İçişleri Bakanlığı’nın geçen ay yayınladığı genelgeye göre aşı olmayan kişilerin, konser, sinema ve tiyatro gibi toplu faaliyetlere katılımında negatif sonuçlu Pcr testi zorunluluğu uygulaması başladı. Okullarda da yüz yüze eğitimde aşı yaptırmamış öğretmen ve personelden düzenli Pcr testi isteneceği de duyurulmuştu. Pcr testleri de ücretsiz yapılıyor. Yani aşı olmak istemiyor, test de yaptırmak istemiyorsanız, bu hakkınızı kullanırken başka insanları, sağlık haklarını ve yaşam haklarını tehlikeye atamazsınız.
Aşı karşıtları okullarda, aşı olmayanların Pcr testi yaptırması zorunluluğuna karşı çıkıyorlar, maalesef hukukçulardan dahi bu düşünceye destek olanlar var. Pcr testi yapılmayan çocuğun okula alınmamasını eğitim hakkına müdehale olduğunu iddia ediyorlar. Ancak burada yine diğer insanların yaşama hakkı ve toplum sağlığı devreye giriyor. Günde 300 kişinin öldüğü salgın zamanında, yaklaşan kışla bu sayılar daha da artacakken, üstelik eğitimin artık bir zorunluluk sebebiyle devam ettiği halde, Pcr testine dahi karşı çıkmanın akıl alır bir yanı yok. Eğitim hakkı temel haklardandır, ancak hiçbir zaman yaşam hakkının önüne geçemez.