“Pablo Picasso, bir sergisi sırasında kendisine; “Bu resmi (Guernica) siz mi yaptınız?” diye soran bir Alman Generaline, “Hayır, siz yaptınız!” cevabını vermiştir.” 
Sanatın temelindeki bu karşı duruş, sebep ve sonuç ilişkisi içinde olayları farklı değerlendirme olanağı sağlarken, elle tutulur somut verileri ortaya koymaktan çekinmez.

Sanat; hayatın gerçekliğini özgün şekilde yorumlar ve farklı enstrümanlarla, aklın sınırlarını zorlar.
Doğada var olan/ olmayanları yaratma içgüdüsüyle, güzeli amaçlar.
İnsanlığın oluşumundan itibaren atılmış olan sanatın temeli, toplumların algılama ve bilinç düzeyinin gelişimine paralel olarak ilerleme ve değişim kaydetmektedir.
....
Ortaçağ karanlığı ve savaşlar sürüp giderken, keşifler, yeni ticaret yolları, İstanbul’un fethi, matbaanın bulunması, bilim adamları ve sanatçıların Avrupa ya göçü vb. nedenler Rönesans’ın doğmasına sebep olmuştur.

Rönesans’tan, I.-II. Dünya savaşlarından günümüze kadar. Mimari, heykel, resim, edebiyat, müzik, tiyatro ve sinema sanatı ve sanatçıları her olayı ve olguyu değerlendirerek, kendi alanlarında gelişime katkı sunarak, çözümde  belirleyici rol onamıştır.
Kimi zaman şarkılarda türkülerde, bazen bir sinema filminde, belki edebi bir eserde ya da bir resim tablosunda veya bir tiyatro oyununda; sanatın ve sanatçının hayal gücünü, tepkisini ve duyarlılığını görebiliriz.

Guernica, Pablo Picasso tarafından 1937'de yapılan, İspanya İç Savaşı sırasında Nazi Almanyası'na ait 28 bombardıman uçağının 26 Nisan 1937'de İspanya'daki Guernica şehrini bombalamasını anlatan, 7,76 m eninde ve 3,49 m yüksekliğinde anıtsal bir tablodur.
Bu, siyah beyaz, ölüm kadar soğuk eser; soranlara,
‘’Ben gördüğüm gibi değil, hissettiğim gibi boyarım.’’ diyen Picasso’dur.
Bu eseri ben değil siz yaptınız demekle sanatın gücünü ve geri dönülmez durumlara sebep olan yönetimlerin, tarih önünde mutlak hesap vermesi gerektiğini, tekrarlanmaması dileğiyle de bir kez daha hatırlatmak istedim.