Yarın 30 Ağustos. Mustafa Kemal Atatürk’ün emriyle başlayan ve zaferle sonuçlanan Büyük Taarruz’un 103. yıldönümünü kutlayacağız.
30 Ağustos 1922, hiç kuşku yok ki büyük bir askeri başarının yıldönümüdür.
Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasının yolunu açmıştır.
Atatürk ve silah arkadaşlarının önderliğinde, şanlı tarihimize altın harflerle kazınan bir dönüm noktasıdır.
Diğer bir ifadeyle, Anadolu’da bağımsızlık ve özgürlük güneşinin doğduğu gündür.
Tarihi zaferin yıldönümü, her yıl olduğu gibi bu yıl da resmi törenler ve çok sayıda etkinlikle coşku içinde kutlanacak.
Etkinliklerde, tarihsel anmaların yanında laik, demokratik ve sosyal hukuk devleti ilkelerine olan bağlılık mesajları verilecek.
Bu noktada belirtmekte yarar var:
Yeni ve farklı bir “resmi tarih yazımının” yapılmaya çalışıldığı son dönemde, Türk halkı geçmişine büyük bir duyarlılıkla sahip çıkıyor.
Emperyal güçlere karşı kahramanlık destanı yazan şehit ve gazilerimize yönelik saygı ve minnet duygularını çok daha yoğun bir şekilde ifade ediyor.
Toplumun önemli bir kesimi tarihine sahip çıkarak yoğun duygular yaşarken;
Lozan Antlaşmasını itibarsızlaştırmaya çalışan,
Çanakkale Savaşı’nı ruhani güçlere bağlayan bazı kötü niyetli çevreler, “Kurtuluş Savaşı tarihini” de farklı anlatma çabası içindeler.
Atatürk’ün bulunmadığı görselleri kullanarak veya tarihsel gerçekleri saptıran söylemlerle toplumda farklı bir algı oluşturmaya çalışıyorlar.
Tam da bu noktada, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün orijinal fotoğraftan çıkararak “Atatürksüz Büyük Taarruz paylaşımı” yapmasının yorumunu siz okuyuculara bırakıyorum.
Mustafa Kemal Atatürk’ü yok sayan anlayışın temsilcileri, O’nu Türk halkının belleğinden silmeye çalışıyor.
Atatürk’ün kişiliğine, eserlerine ve büstlerine yapılan, giderek artan saldırılar karşısında üzülmemek elde değil.
Tüm bu ‘karartma çabaları’ bir yanda; bizlere bağımsız bir ülke kazandıran, başta büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, canıyla ve kanıyla mücadele eden Kurtuluş Savaşı kahramanlarına minnet borçluyuz.
Çağdaş değerlere bağlı kalarak ülkemizin aydınlık geleceğine sahip çıkmanın temel görevimiz olduğunun bilincindeyiz.
Ülkemizi karanlığa taşımak isteyen güçlere karşı mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz.
Zafer Bayramımız kutlu olsun.
Not: 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 103. yıldönümünü kutlamak için tüm Eskişehirlileri, bayrakları ve Atatürk posterleriyle Vilayet Meydanı’nda yapılacak olan resmi törenin ardından, aynı yerde ADD, ÇYDD ve Eğitim İş Sendikası Eskişehir Şubeleri’nin öncülüğünde düzenlenen 11:00’deki basın açıklamasına, ardından 15:30’da Adalar Atatürk Caddesi girişinde başlayacak olan “Zafer Halk Yürüyüşü”ne davet ediyoruz.