Zaten, çok yüksek miktarlara satılan ve buna rağmen bulunamayan sıfır araçların kazalı, arızalı çıkması sorunu son dönemde ciddi şekilde arttı. Sıfır satılan araçlarda dahi yazılımsal problemler, mekanik sorunlar veya kaza geçmişi ortaya çıkabiliyor.
Yazılımdan kaynaklanan veya mekanik arızalar bir süre araç kullanılmadan fark edilemiyor, boya ve değişen olması durumunda ise araç sahibi ancak aracı satarken ekspertiz yapılırsa araçta bir sorun olduğunu öğreniyor. Boya ve parça değişimi genellikle aracın nakliyesinde oluşan hasarlar sebebiyle oluyor.
Sıfır araç fiyatlarının ve parça fiyatlarının çok artmasıyla sorunlu aracı alan kişinin zararı da çok büyük oluyor. Bir parçası değişmiş veya boyanmış araç ile kazasız boyasız aracın fiyatında dahi ciddi değişiklik olduğu malum.
Aracınızda bir sorun olduğunu öğrendiğiniz zaman vakit kaybetmeden ihtar çekmeniz gerekiyor. Durumu öğrenmenizden itibaren başlayan zamanaşımı süresi satıcı firmanın sizi oyalaması ile geçmeden noterden durumu bildirir bir ihtarnameyi noter aracılığıyla aracı aldığınız firmaya iletmelisiniz.
İhtarnamenize rağmen mağduriyetiniz giderilmediği takdirde zorunlu arabuluculuğa başvurmanız gerekiyor. Bu süreçte arabulucu sizi ve firma temsilcisini bir araya getirerek sorunu barışçıl yönden çözmeye uğraşacaktır.
Arabulucuda da anlaşma sağlanamazsa ise tüketici hakem heyetine giderek aracın sorunsuzu ile değiştirilmesini, araca ödediğiniz bedelin iadesini veya araçtaki değer kabını isteyebilirsiniz. Davanızda haklı çıksanız dahi, sıfır araç bulunamaması ve siz bütün bu işlemleri yürütürken araç fiyatlarının hızla yükselmesi sebebi ile hasarlı aracı kullanıp aracın bedelinde indirim istemek zorunda kalmanız da mümkün.
Her hukuki olayda olduğu gibi, benzer durumda da bir avukata başvurmanız, aracınızdaki soruna göre zararınızı en kısa şekilde çözecek doğru yolu gösterecektir.
