Bazen paylaşılan bir fotoğraf karesi, durup durup gözüne ilişir; başlangıçta ilişmedir, sonrasında ilişmenin ötesine geçer, gözüne batar, gözünden aşağılara iner, göğsünü sıkıştırır, yüreğini kanatır bu batmalar.
Geçen hafta oldu bu paylaşım, ilgili karenin altındaki açıklama ise: "Polatlı ilçesine bağlı Basri Mahallesi'nde son bir hafta içerisinde 22 köpek zehirlenerek öldürüldü. Mahallede ilk köpek zehirleme olayı 4 Mart Perşembe günü meydana geldi. Bu olayda 14 köpek öldürülürken, Polatlı İlçe Tarım Müdürlüğü ve Polatlı Belediyesi ekiplerinin incelemeleri sonucu köpeklerin zehirlendiği tespit edildi."
Yaşanan köpek katliamının ardından çekilen fotoğraf karesindeki yavru köpeğin, zehirlenerek ölen annesinin başından ayrılmaması, gören herkesin yüreğini dağlamıştı. O yavru köpek te 1 hafta sonra zehirlenerek öldürüldü.
Zehirlenen 14 köpeğin sahipli davar köpeği olduğu öğrenilirken, Polatlı İlçe Jandarma Komutanlığı, köpekleri zehirleyen kişi ya da kişilerin küçükbaş ve büyükbaş hayvan hırsızı olabileceği şüphesi üzerinde duruyordu.
Sonra bir başka kare dolaştı can korumacıların sosyal medya paylaşımlarında: Ankara'nın Gölbaşı Bölgesinde alevler içinde yanan bir köpek.
Gölbaşı Hayvan Barınağı yakınlarındaki çöplükte birisi yanmış, 2 köpek ölüsü bulunması olayıyla ilgili açıklama yapan Gölbaşı Belediye Başkanı Ramazan Şimşek, can dostlara yapılan bu durumun asla kabul edilemeyeceğini belirterek, "Hayvansever vatandaşlarımızın durumu fark etmeleri üzerine dehşet ile karşılaştık. Öldürülen köpeklerimizin küpelerinden de anladığımız üzere bizim ilçemizin köpekleri değiller. Can dostlarımıza yönelik vahşetin sorumlu ya da sorumlularının ortaya çıkarılması için tüm kurumlarla iş birliği içinde olacağımızın ve tüm hayvanseverlerin acısını paylaştığımızın bilinmesini istiyoruz. Cumhuriyet Başsavcılığımıza suç duyurusunda bulunacağız, olayın takipçisi olacağız ve peşini bırakmayacağız" dedi.
Evet.. İşte tam da bu kareler iç yakar, göğüs sıkıştırır, yürek yaralar.. Bekliyoruz, yine inanılmaz bir sabırla yeni çıkartılacak yasa maddelerini; belki bu iç daralmaları, yürek yaralanmalarımız asgariye iner diye.
