Siyasette kadın temsilinin artması ile ilgili konular CHP’de son dönemin en çok konuşulan başlıklarından biri haline geldi.
Yerel seçim öncesinde aday adaylığı başvuruları devam ederken CHP kanadında kadınlara yönelik bu yönde daha güçlü çağrılar yapılıyor.
Tartışmalar devam ederken dün sabah ekranda gözüme takılan bir görüntü “Siyasette kadın temsili” konusunu başka bir açıdan tekrar düşünmeme neden oldu.
Gelecek hafta Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verilmesinin 89. Yıldönümü nedeniyle planladığım yazıyı da bu nedenle öne almak durumunda kaldım.
Bahsettiğim görüntü, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in İyi Parti Genel Başkanını ziyareti ile ilgiliydi.
İyi Parti lideri Meral Akşener Ana muhalefet partisinin lideri ve çok kısa bir süre öncesinde siyasi birliktelik içinde olduğu CHP’nin Genel Başkanını kapıda karşılamadı.
Siyasi rekabet ve seçim sonrasındaki tartışmalar bir yana ev sahibi olarak ve genel teamüle uygun şekilde CHP Genel Başkanını kapıda karşılamasını beklerdim.
Siyasi görüş ve tavır olarak kendisiyle hiçbir yakınlığım olmamasına karşın ‘kadın siyasetçi’ olarak bu nezaketi göstermesi güzel bir davranış olurdu.
Yılardır kadın bakış açısının siyasete yansımasının olumlu etkiler yaratacağından söz ediyoruz ama yaşanan örnekler ne yazık ki beklentilere uymuyor.  
Başbakan olarak görev yapan Tansu Çiller’in de sergilediği tavırlar siyasette kadın temsili adına ‘olumsuz örnek’ olarak hafızalarımızda yerini koruyor. 

Kadın temsili konusunu en çok gündeminde tutan CHP’deki arayışlara da değinmek gerekli.
Eskişehir’de CHP İl kongresi öncesinde yoğun bir şekilde ‘kadın il başkanı adayı’ arandı.
Oysaki kadın aday yerine ‘liyakatli aday’ ifadesi çok daha doğru bir yaklaşımdı.
Diğer yandan siyasette seçimle gelinen tüm organlarda kadın temsili belli bir seviyeye gelinceye kadar pozitif ayrımcılık yapılarak ‘cinsiyet kotasını’ savunmanın uygun olduğu düşünülebilir.
Ancak gelinen noktada deyim yerindeyse “Kadın olsun çamurdan olsun” anlayışı ile siyasette nitelikli kadın temsilinin arttırılamayacağını da kabul etmek gerekli.
Neden derseniz, CHP İl Başkanı olduğum dönemde Türkiye genelinde 4 kadın il başkanı vardı aradan geçen yıllardan sonra bu dönemde 3 kadın İl Başkanı olduğu açıklandı. 

Siyasette kadın temsili ile ilgili gelişme sağlamak için öncelikle ‘samimi olmak’ gerekli.
Nitelikli kadınların yarışabilmesi için rekabet kanallarının ve iletişimin açık tutulması önemli.
Seçim döneminde kapıları tıklatıp tüm hanelere ulaşan yağmur, çamur demeden çalışan kadınlar partide değer görmeli.
Parti için farklı ortamlarda çaba harcayan kadınların emeği için sadece teşekkür etmekle yetinilmeyerek kadınların tüm organlarda etkin görevler alabilmesi için olanak sağlanmalı. 

Yerel seçim yaklaşırken partilerde aday adaylık başvuruları devam ediyor.
Geçen dönem 31 Mart yerel seçiminde;
AKP’de 1243 Belediye Başkanı adayının sadece 25’i,
CHP’de ise 904 Belediye Başkanı adayının yalnız 44’ü kadın adaylardan oluşmuştu. 
Belediye başkanlıkları ve Belediye Meclis üyelikleri için daha çok sayıda ‘nitelikli kadının’ başvurması ve listelerde ‘seçilebilir yerlerde aday olmasının sağlanması’ çok önemli.
Aday listeleri açıklandığında samimiyet sınavının sonuçlarını göreceğiz.