Bahar geliyor.
Turizm yakında hareketlenecek.
Yine 'Şehir' görmeye gelecekler.
Ama; tanıtım konusunda bir sessizlik var.
Bugünden şehrin tanıtımına başlanmalı diye düşünüyorum.
****
Eskişehir'de pandemi öncesi yoğun bir hafta sonu turizmi vardı.
Hafta sonu turlarla gelen binlerce ziyaretçi, kente konuk oluyordu.
Pandemi etkisini yitirirken, turizmin hareketlenmesi için herkes üzerine düşeni yapmalı.
Birlikte çalışmalı...
****
Eskişehir turizm açısından en güvenli ve en huzurlu kentler arasında ilk sırada yer alıyor.
Bu özelliği öne çıkarılarak kampanyalar düzenlenmeli.
Eskişehir'e gelenler kentten ayrılırken güzel duygularla ayrılıyor.
..Ve gittikleri yerde şehrin reklamını yapıyorlar.
****
Bu kent içinde turizm açısından önemli değerleri ve güzellikleri barındırıyor.
Gezilecek ve görülecek pek çok yer var.
Tarihi yapıları ile  Odunpazarı bölgesi...
Kent park ve Sazova kültür parkı, Şelale park.
****
Ne yiyelim diye düşünmeye gerek yok!
Kente özgü pek çok yemek çeşidi var.
Çibörek, Balaban köfte-kebap, Haşhaşlı, Eskişehir'e özgü simidimiz ve çay.
Giderken yanınızda ne götüreceksiniz.
Hediyelik lületaşından bir süs eşyası.
Kentin meşhur helvası, haşhaşlı çöreği.
Hatta; bazılarının şişe şişe götürdüğü kalabak suyu.
Şehir görmeye devam...

******

KUYRUK POLEMİĞİ... 
 

Doğrudur, eski Türkiye'de de kuyruklar vardı.
Ama; böyle otomatiğe bağlanmış zamlar yoktu.
Ham madde yetersizliği nedeni ile bazı tüketim maddeleri yeterince üretilemez ve piyasaya sürülemezdi.
Ama; üretimdeki bu daralma asla fiyatlara yansımaz,
1 liralık mal, bir kaç gün sonra iki kat fiyatla satışa çıkarılmazdı.
****
O yıllardaki kuyruklar Margarin, filitreli sigara, şeker, gazyağı ve tüpgaz ile sınırlıydı.
Şimdiki gibi değil...
Ama; şimdikiler ne zaman sıkışsa o kuyrukları gündeme getiriyorlar.
O zamanki kuyruklar fakru-zarurettendi.
Şimdiki; plansızlıktan...
****
Mahalle bakkalı müşterisini mağdur etmez, tezgah altına koyduğu malları adil biçimde dağıtırdı.
Mahalle bakkalı gitti.
Sahibinin kimin olduğunu bilmediğimiz ve iletişim kuramadığımız süper marketler ve market zincirleri geldi.
Mahalle bakkalı müşterisini memnun etmeye çalışırdı.
Bunların öyle bir derdi yok, gözlerini para bürümüş.
Tek amaçları var.
Daha çok zam yapıp daha çok kazanmak.