Emperyalizm böyledir işte! 
Adamı dipsiz kuyuya indirir de ipsiz bırakıverir! 
Zavallı Zelensky… 
Gaza getirip adamı da ülkesini de ayının önüne atıverdiler. 
Ayının pençesinde, canhıraş çırpınışlarla imdat çığlıklarını gördükçe içim acıyor.  

Bence Ukrayna’nın en büyük eksiği liyakatli bir devlet adamından yoksun oluşudur. 
Gördüğüm kadarıyla Devlet Başkanı Zelensky,  zeki, yurtsever ve cesur bir kişilik… 
Hele de kriz zamanlarında… 
Devleti yönetmek için zeki ve yurtsever olmak hiç ama hiç yeterli değildir. 
Bunlara ilaveten bilgi, birikim, tecrübe sahibi olmak gerekir.  
Ve bilhassa “sezgi gücü” yüksek olmalıdır. 
En önemlisi de… 
Yüksek bir kavrayışa ve güçlü bir tarih hafızasına sahip olmalıdır. 
Bu nitelikleriyle ülkesinin, bölgesinin ve dünyanın şartlarını iyi ve doğru okuyarak dış politikasını ona göre çizmeli ve yürütmelidir. 

Mülkiye’de okurken bizim anfinin duvarında, “DIŞ POLİTİKA ÜLKEYE KADER BİÇMEKTİR .”diye yazardı. 
Öylesine önemli ilkedir ki, tarih boyunca bu kurala uymayan yöneticiler ülkelerinin başını hep belaya sokmuşlardır. 
Nitekim geçmişte bizim de başımıza geldi. 
İttihat Terakki yöneticileri Almanlar’ın gazına geldiler. 
Padişahın, Sadrazamın, Hükümet ve Meclis-i Mebusan’ın hiç bilgi ve haberi yokken koca imparatorluğu bir gecede Cihan Harbi’nin ateşine atıverdiler. 
Atıverdiler de hem kendilerini, hem milletimizi perişan ettiler. 
Tarihte bunun örnekleri o kadar çoktur ki… 
İbret almak, ders çıkarmak lazım. 

Amerikası, Rusyası, Çini, Almanı, Fransızı, İngilizi hiç farketmez…  
Bunların topu “Küresel Vampirler”dir. 
Aralarında zaman zaman “İt Dalaşı” yaptıklarına aldanmayın. 
Bunlarınkisi “Metres Politikası”dır. 
Kapı arkalarında aşna-fişne yaparlar, toplum karşısında kavgalı gözükürler. 
Tarih boyunca gemilerini hep mazlumların kanı üzerinde yüzdürmüşlerdir. 
Ağzınıza bir zeytin tanesi koyar, altınızdan bir teneke yağ isterler. 
Kanlı oyunlarının bedelini hep zavallı milletlere ödetirler. 

Rahmetli babam yeri geldiğinde, “Başkasını erkekliğine güvenerek gerdeğe girilmez” derdi. 
Ne kadar doğru! 
Gördüğüm kadarıyla şu an Zelensky’nin durumu tam da bu… 
Zavallı adam Amerikasına, Avrupasına öylesine güvenmiş ki... 
Verdiler gazı, verdiler gazı… 
Tek destekleri, Timsah gözyaşıyla saldırganı kınamak...
Tek somut yardım teklifi ise Almanya'dan.... 
İstenirse 5000 adet miğfer gönderebilirlermiş… 
Gönül diyor ki, 
 “Al o miğferlerini münasip yerine koy!” 

Bu Ukrayna olayından bizim çıkarmamız gereken çok ders var. 
İç politikada ne kadar farklı düşünürsek düşünelim. 
Vatanımızın, milletimizin ve devletimizin bekası sözkonusu olduğunda iktidarıyla, muhalefetiyle, bütün kurum kuruluşlarımızla bir ve beraber olmamız lazım. 
Üzerinde yaşadığımız bu topraklar, tarih boyunca zayıf ve güçsüz toplumlara mezar olmuştur. 
Büyük Atatürk’ün “Yurtta sulh, cihanda sulh” dediği gibi barış içinde yaşamak istiyorsak… 
Tek çare: 
Savaşa hazır olmak! 
Ekonomide, bilimde, taknoloijide ve… 
Bilhassa Savunma Sanayisinde çağın önünde olmalıyız. 
Eğer silahlar bizden daha hızlı akıllanıyorsa vay halimize… 
Bu alanda da ÇILGIN TÜRK olduğumuzu göstermeli ve en akıllı silahları biz yapmalıyız.