6502 Sayılı tüketicinin korunması hakkında 8 maddesi ayıplı mal tanımını şöyle yapıyor. ’’Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır.

***

 Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda, internet portalında ya da reklam ve ilanlarında yer alan özelliklerinden bir veya birden fazlasını taşımayan; satıcı tarafından bildirilen veya teknik düzenlemesinde tespit edilen niteliğe aykırı olan; muadili olan malların kullanım amacını karşılamayan, tüketicinin makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar da ayıplı olarak kabul edilir’ ’deniliyor.

***

Yapılan alışverişlerde malın ayıplı çıkması halinde kanun tüketiciye seçimlik haklar vermiş. Nedir o seçimlik haklar; ‘’Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici; Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür’’ malın ayıplı çıkması durumunda tüketiciler bu haklardan birini kullanabilirler.

***

Bir başka madde de ayıplı çıkan mallar için ilgili kanun, ‘’Teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde var olduğu kabul edilir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz’’ diyelim ki bir mal adınız ve daha ilk altı ay içinde alınan mal arıza yaptı o zaman kanunun da belirtiği gibi mal ayıplı kabul edilmektedir. Bu durumda da yine seçimlik haklarımız var ve bu haklardan birini kullanabiliriz.

***

Tüketiciler olarak her şekilde haklarımızı mutlaka yasal çerçeve ve süresi içinde kullanalım. Haklarımızı kullanırken de mutlaka yazılı bildirimlerle yapmalıyız. Bazen sözle yapılan hak aramalarında yasal sürelerin geçebileceğini bilmeliyiz.