Bu 10 kişiyi kim ölüme gönderdi?

Hakkı Sağlam

24.07.2025 - 17:35 Yayınlanma

25.07.2025 - 09:22 Güncelleme

Seyitgazi’de çıkan yangında Yeşil Vatanı korumak isteyen 10 kahramanımız şehit oldu…
………………
Peki, bu konuda kim ya da kimler suçlu?
………………
Deniliyor ki, rüzgar birden yön değiştirdi…
…………..
Peki bu düşünülmedi mi?
………………
Böyle durumda ne yapılacağı öğretilmedi mi?
………………..
Bunun eğitimi verilmedi mi?
……………….
Yoksa koordinasyon yetersiz miydi?
…………..
Özetle bu 10 kişiyi kim ölüme gönderdi?
……………..
Sorumlular bunun hesabını vermeli…
…………..
Bu felaketin bedeli en ağır şekilde ödetilmeli…
……………
Rüzgar suçlu ilan edilip, bunun da üstü örtülmemeli…

…………………..

NEDEN?

Öte yandan şöyle bir düşünüyoruz da…
…………
Avrupa ülkelerinde son 10 yılda bir tek maden kazası olmazken…
……………..
Biz de niye madencilerimiz sık sık tabuta giriyor?
…………………
Bir otele tatil için giden 78 kişi niçin yanarak can veriyor?
…………..
Neden bu felaketler sık sık bizim ülkemizde yaşanıyor?
………………
Çünkü bu ülkede liyakat yok, torpil var…
…………..
Özellikle kamuda genel müdürlük, daire başkanlığı ve il müdürlüğü gibi önemli mevkilere…
……………..
Üstün yeteneklere sahip kişiler yerine…
…………….
İktidara yakın olma yeteneğine sahip insanlar atanıyor…
………….
İki kazı güdemeyecek insanlar, önemli görevlere getiriliyor…
………………
Bu nedenle Avrupa ülkelerinde insanlar bilerek yaşayıp, tesadüfen ölürken…
………………..
Bizler tesadüfen yaşıyor, bilerek ölüyoruz…
…………………………..

KABAHAT KİMİN?

“Akrep gibisin kardeşim, korkak bir karanlık içindesin akrep gibi…
…………………..
Serçe gibisin kardeşim, serçenin telaşı içindesin…
………..
Midye gibisin kardeşim, midye gibi kapalı, rahat…
…………….
Ve sönmüş bir yanardağ ağzı gibi korkunçsun, kardeşim…
…………….
Bir değil, beş değil, yüz milyonlarlasın maalesef…
………………
Koyun gibisin kardeşim, gocuklu celep kaldırınca sopasını sürüye katılıverirsin hemen, ve âdeta mağrur, koşarsın salhaneye…
…………….
Dünyanın en tuhaf mahlukusun yani, hani şu derya içre olup
deryayı bilmeyen balıktan da tuhaf…
……………
Ve bu dünyada, bu zulüm senin sayende…
………………
Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer…
……………..
Ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak…
…………….
Kabahat senin, demeğe de dilim varmıyor ama…
……………….
Kabahatın çoğu senin, canım kardeşim!”
NAZIM HİKMET