AK Parti İl Başkanı Gürhan Albayrak'ın “Eskişehir'in gündemindeki öncelikli konu depreme hazırlık olmalıdır” tespitini doğru buluyorum.
***
“25 yıldır şehri yöneten CHP'li belediyeler deprem gerçeğine karşı ne bir somut adım attılar ne de halkımızı güvenli konutlara kavuşturdular” eleştirisini de makul buluyorum. Zira... Sonuçta kendisi siyasetçi ve siyaseten yapması gerekeni yapıyor. Bu eleştirisine cevabı elbette suçladığı belediye başkanları verecektir ya da vermelidir.
***
Ancak... Deprem tehlikesine karşı dönüşüm sadece vatandaşın oturduğu binalardan ibaret değil. Sonuçta bu kentte sayısı bir hayli fazla olan kamu binaları var ve bu kamu binaları depreme karşı efsunlu falan değil!
***
Aralarında Tıp Fakültesi Hastane binasından, Tarım Müdürlüğü binasına hatta okullara kadar birçok depreme karşı riskli olduğu belli olan binalar var ve bu binalara her gün binlerce insan girip çıkıyor...
***
Yani... Dönüşüm konusunda belediyelerin mevcut binaları dönüştürme sorumluluğu kadar, merkezi idarenin de kamu binalarını dönüştürüp, depreme dayanıklı hale getirme sorumluluğu var.
***
Peki, merkezi yönetim 22 yıldır, Eskişehir'de kamu binalarının dönüşümünü gerçekleştirmede üzerine düşeni tam anlamıyla yaptı mı? AK Parti İl Başkanı bu konuda keserin sapını biraz da kendisine doğru yontmayı hiç düşünür mü?
BAKANLIĞIN AKLI ÇEYREK ASIR SONRA BAŞINA GELMİŞ İYİ Mİ?
Nasıl olduysa, Tarım Bakanlığı, tarım politikalarının planlanabilmesi ve etkinliğinin izlenebilmesi için doğru ve sağlıklı bir istatistik altyapısına ihtiyaç olduğuna karar vermiş!
***
Yine nasıl olduysa, bu amaçla, tarım sektörünün yapısına ilişkin verilerin toplanması, işlenmesi ve dağıtımı amacıyla yapılan istatistiksel bir çalışma yapmak için genel tarım sayımı yapılmasını kararlaştırmış!
***
Bakanlığın TÜİK ile birlikte yapacağı genel tarım sayımına ilişkin karar geçtiğimiz günlerde resmi gazetede yayınlanmış!
***
Sonuç olarak...
Türkiye çeyrek asır aradan sonra genel tarım sayımı yapmaya karar vermiş, iyi mi?
En son genel tarım sayımı 2001 yılında, Bülent Ecevit'in başbakanlığı döneminde yapılmış...
***
Yani...
Bakanlığın aklı ancak çeyrek asır sonra başına gelebilmiş!
Ne diyelim?
Bakanlık iyi ki çıkıp “genel tarım sayımını biz yapacaktık ama bu CHP yüzünden 25 yıldır yapamadık” falan dememiş!
Kim bilir?
Belki bu da aklına gelmemiştir!
HER ŞEY TERSİNE DÖNDÜ...
CHP Eskişehir Milletvekili İbrahim Arslan, 2023 seçimleri öncesi, daha milletvekili aday adayı iken ilginç bir olay yaşamış...
***
Şöyle anlattı yaşadığı olayı:
“Seçim öncesi milletvekili aday adayıyım ve ilçeleri dolaşıyoruz. İnönü ilçesinde pazar varmış. Gittik pazara. Hem pazarcılarla hem de alışverişe gelenlerle tokalaşıyor, kendimizi tanıtıyor, partiye oy istiyoruz. Biriyle tokalaştık. Bana hangi partiden olduğumu sordu. CHP deyince, elini ani bir hareketle çekip 'Benim teröristlerle konuşacak hiçbir şeyim yok. Teröristlerin elini de sıkmam' diyerek' diyerek çekip gitti”
***
Bunu anlatmasının hemen ardından, çözüm sürecinin geldiği aşamayı hatırlatıp “Acaba bugün aynı insan ile karşı karşıya gelseniz tavrı nasıl olur?”diye sorduk...
“Muhtemelen bu defa da bizi sürece karşı çıkmakla falan suçlar.” cevabını verdi...
***
Ne kadar enteresan değil mi?
Daha birkaç ay öncesine kadar CHP teröristlerle yol yürüyen, Dem'lenen bir partiydi...
Bir süreç başladı, her şey tam tersine döndü.