“MKYK toplantısı sonrası Cumhurbaşkanımızla konuştuk. Biz Eskişehir’e yeni bir stadyum yaptık ama hâlâ ismini koymadık. Eskişehir’in yeni, modern ve güzel bir stadyumu var ama ismini koymadık. Bu konuyu Cumhurbaşkanımızla görüştük. İnşallah oraya yakın zamanda bir çözüm bulacağız. İnşallah Eskişehirspor’un bu sene şampiyon olmasıyla stadyumun ismi de tüm Eskişehirlilerin, tüm spor camiasının, 7’den 70’e herkesin benimseyeceği bir isim olacak. Benim önerdiğim bir isim değil, Cumhurbaşkanımızın önerdiği bir isim olacak.”
...
AK Parti milletvekili Nebi Hatipoğlu'nun yukarıdaki sözlerinin üzerinden bir ay geçti...
Dediği şu: “Eskişehir Stadyumu’nun ismini Erdoğan belirleyecek.”
***
“Eskişehirspor’un çok ciddi bir bütçeye ihtiyacı var. Stadyumun ismi reklam karşılığı verilerek bir yol izlenmiş olacak. Bu konuda çalışmalar sürüyor. Gazi Mustafa Kemal Atatürk baş tacıdır, ülkenin kurucusudur. Ancak ismini stadyuma verdiğin zaman bu gelir kapısı geri dönüşü olmayan bir noktaya gelir.”
...
AK Parti İl Başkanı Gürhan Albayrak'ın yukarıdaki sözlerinin üzerinden bir gün geçti....
Dediği şu: “Eskişehir Stadyumu’nun ismini, sponsor olup parayı basan belirleyecek.”
***
Eskişehir stadyumuna “Atatürk” isminin verilmeyeceği kararı çoktan alınmış olmalı ki aynı AK Parti’nin milletvekili “İsmi Erdoğan belirleyecek” derken, il başkanı “Sponsor olan belirleyecek” diyor.
Seçimlerde çok ağır faturaları olmasına rağmen, şehrin isteği bir kez daha duymazdan ve görmezden gelinip kayıtsız kalınıyor.
Üstelik...
Dört yıl önce Nabi Avcı tarafından verilen “Yeni yapılan Millet Bahçesi'nin ismi ‘Recep Tayyip Erdoğan Millet Bahçesi’, yeni yapılan stadyumun ismi de ‘Yeni Atatürk Stadyumu’ olarak tescillenecek” sözüne rağmen...
Demek ki; şehrin sesini duymazdan ve görmezden gelmenin yol açtığı seçim yenilgilerinin faturaları da bir türlü ders olmamış AK Parti’ye...
RAKAMLAR ÇOK KORKUNÇ...
- Her 100 kişiden sadece 1’i kitap okuyor.
- Her 100 kişiden sadece 1’i sanat etkinliklerine katılıyor.
- Her 1000 kişiden sadece 3 kişi gazete okuyor.
- Her 1000 kişiden sadece 1 kişi müze geziyor.
***
Gelelim televizyon izleme meselesine.
- Her 100 kişiden 78’i televizyon izliyor.
- Her 100 kişiden 37’si dizi izliyor.
- Her 100 kişiden 76’sı evlilik programlarının sıkı takipçisi.
- Her 100 kişiden 32’si haberleri izliyor.
- Her 100 kişiden sadece 1’i belgesel izliyor.
***
Şimdi de gelelim internet’e…
İnternet ortamında…
- Her 10.000 kişiden 1’i kültür ve sanat haberleriyle ilgileniyor.
- Her 100 kişiden 39’u siyasi haberlere ilgi duyuyor.
- Her 100 kişiden 78’i dini haberlere ilgi gösteriyor.
- Her 100 kişiden 80’i pornografi ile ilgili.
***
Ve son bir rakam…
Halkın borçluluk oranı yüzde 78,3.
Bu rakamlardan oluşan liste dün gün boyu internet ortamında dolaşıyor.
***
Rakamlar korkunç.
Toplum olarak endişe duymamız gereken rakamlar bunlar.
İnsanın bu rakamlara bir yandan inanası gelmiyor, bir yandan da “bu rakamlar yanlıştır” diye düşünemiyor.
Zira…
Herkes her şeyi çevresini gözlemleyerek az çok görüyor, biliyor.
200 LİRA İLE ALABİLECEĞİNİZ BİR ŞEYLER DÜŞÜNÜN?
Ülkede kullanılan en büyük banknot olan 200 lira ile...
Bir kilo peynir, bir kilo zeytin, bir kilo tavuk alınamıyorsa...
***
En büyük paramız olan 200 lira ile...
Yarım kilo et, bir litre zeytinyağı, bir kilo tereyağı alınamıyorsa...
***
En kocaman paramız 200 lira ile...
İki tabak sulu yemek yenilemiyor, iki çorap alınamıyorsa...
***
En kudretli paramız 200 lira ile...
İki kahve içilemiyor, iki kilometre uzağa taksi ile gidilemiyorsa...
***
En değerli paramız olan 200 lira ile...
Avrupa'nın en küçük parası olan 5 euro bile alınamıyorsa...
***
En süper paramız olan 200 lira ile...
Neleri alamadığımıza her gün bir daha şaşırıyorsak, ülkenin ekonomik olarak ne halde olduğunun en az 200 ayrı cevabı olmalı olmalı...