İnsanı anlamak mümkün değil?
Herkes idareci olmak istiyor.
Mart ayında belediye başkanları seçimleri var ya!
Aman bi talibi var bi talibi var, saymakla bitmez.
İllede ben seçilcem diye mücadele edecekler.
Tamam hadi sen seçildin diyelim. 
Belediyenin idaresi hakkında bilgin var mı?
Sen başkan olmadan önce kimin işini yasalara uygun bir şekilde yaptığını biliyormusun?
Her daire başkanının liyakatlı olup olmadığını nasıl anlayacaksın.
Hizmet vereceğin şehrin gereksinmelerini biliyormusun?

Başkan olduğunda her kararını özgürce alabilecek misin?
Parti büyükleri; adamına iş isterse ne yapacaksın?
Önce liyakat diyebilecek misin?
Kentin gereksinmeleri için açılan ihaleler. 
Ah! O ilaheler başımın etini yedi dedirtecek misin?
Çevrenden iş talepleri olacak.
“Başkanım bu kardeşimiz sizin seçilmeniz için gece gündüz çalıştı.
Kendisine belediyemizde bir iş verelim artık” diye gevrek gevrek gülüşlere ne cevap vereceksin.

Binlerce çalışanın olacak.
Onların dertlerine çare olabilecek çözümler bulacak zamanın olacak mı?
Önce kentin yardıma muhtaç insanlarına aş ve iş diyebilecek misin?
Bozuk yollar, caddelerin kenarlarında oluşan su göletlerini.
Veresiye sürülmüş tarla gibi olmuş sokakları ne yapacaksın?
Bütün bu zorlukların üstesinden gelebilecek misin başkanım?