Bir müddet yazılarımda özellikle Eskişehir’den bahsetmek istiyorum. Bu anlamda ilk değineceğim konu öğrenciler olacak.
***
Yaşantısını isminden almayan, ismi gibi eski olmayan Eskişehir’in, Eskişehirliler ile Türkiye ve dünyanın 4 bir tarafından gelen turistlerce nasıl olduğunu bir nebze olsun satırlara dökmek istiyorum.
***
‘Eskişehir ne demek?’ sorusunun ilk cevabı bu sebeptendir ki ‘Öğrenci olmak demektir’ Çünkü Türkiye’nin 4 bir yanından gelen öğrenciler şehir merkezinin öncelikli sahiplerinden. Yalnızca kaliteli 3 üniversiteden kaynaklanmıyor bu öğrenci şehri oluşu. Şehir merkezinin adeta bir turizm merkezi, gençliğe açılan kapı ve şüphesiz ki eğlencenin merkezi olması öğrenciler için vazgeçilmez bir konu.
***
Şehir dışındaki üniversitelerde biliyoruz ki kampüsler merkeze çok uzak. Ancak Eskişehir’de bu durum çok farklı. Eskişehir Teknik Üniversitesi’nin biraz uzakta olmasını saymazsak, Anadolu Üniversitesi merkeze yürüyerek 10, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi ise tramvayla 10 dakika mesafede. Bu durum öğrenciler için en önemli durumlardan birisi.
***
Şehirde sanatsal faaliyetlerin bitmiyor olması ise öğrenciler için mükemmel bir durum. Tiyatro salonları her zaman dolu. Operalar ve konserlerin yanında sokak sanatçıları da şehre mükemmel bir hava katıyor.
***
Eskişehir’i öğrenciler için vazgeçilmez yapan bir başka özellik ise şehrin merkezi bir noktada oluşu. Bu noktada ise hızlı tren faktörü ön plana çıkıyor. Ankara, İstanbul, Sivas, Kocaeli, Sakarya, Konya… Bu şehirler de büyük şehirler ve Eskişehir’e hızlı trenle bağlanabilen şehirler.
***
Öğrenciler için en güzel yanlarından biri ise, misafirlerini Porsuk Çayı etrafında ağırlayabilmek. Her gün farklı şehirlerden gelen öğrencileri Adalar dediğimiz bölgede fotoğraf çekerken buluyoruz. Daha sonra ise Odunpazarı Evleri ve Sazova Bilim ve Kültür Parkı..
***
Belki biz Eskişehirliler olarak şehrin tadını öğrenciler kadar çıkaramıyoruzdur bile. Ve çoğu Eskişehirlinin kurduğu bir cümleyle tamamlamak istiyorum bu yazımı. Eskişehir’de öğrenci olmak vardı…
