AKP’nin 12 Haziran 2011 genel seçimler öncesinde ‘Türkiye hazır, hedef 2023’ başlığıyla duyurduğu 2023 ekonomik hedefleri acaba ne ölçüde gerçekleşmiştir? Bu hedefler sandıkta karşılık bulmuş seçimlerde yüzde 49,95 oy oranını yakalamıştı. Fakat geçen sürede ekonomik hedeflere ulaşılamaması seçmende hayal kırıklığı yaratmıştır. Aşağıda açıklanan ekonomik hedefler ve gerçekleşmeleri verilmiştir.
• Türkiye’nin dünya ekonomileri arasındaki yeri: 2011 yılında Türkiye dünyanın en büyük 17’nci ekonomisine sahip bir ülke idi. 2023 yılında dünyanın ilk 10 ülkesi arasına girmek hedefi tutmamış, değil ilk 10’a ilk 20’ye bile girmek mümkün olmamış, 4 sıra gerileyerek ancak 21’nci sırada yer almıştır.
• Enflasyon: 2011 yılında enflasyonun tek haneli sayılara inmesi hedeflenmiştir. Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) yıllık %62,45, aylık %0,44 oranında yükselmiştir. 2023 yılı Mart ayında TÜFE yüzde 2,29 oranında artmıştır. Mart ayındaki artışla birlikte yıllık enflasyon bir önceki aya göre 4,67 puan azalarak yüzde 50,51 düzeyinde gerçekleşmiştir.
• İşsizlik: 2011’deki yüzde 9,8 olan işsizlik oranını yüzde 5’in altına çekmek hedeflenmişti ama işsizlik oranı yüzde yüz artarak yüzde 9,6 olmuştur.
• Kişi başına düşen milli gelir: 2023 için hedeflenen kişi başına düşen milli gelir 25 bin dolardı. 2011’de 10 bin 444 dolar olan gelir 500 dolar gerileyerek 9 bin 961 dolar seviyesine inmiştir.
• Gayri safi yurt içi hasıla: 2011 yılında 772 milyar dolarken, hedeflenen miktar 2 trilyon dolardı. GSYH 2022 yılının dördüncü çeyreğinde yüzde 3,5 oranında, 2022 yılının tamamında ise bir önceki yıla göre yüzde 5,6 oranında büyüme kaydetmiştir.
• İhracat: 2011 yılında 135 milyar dolar olan ihracatın 12 yılda dört katına çıkarılarak 500 milyar doları bulması hedeflenmiştir. Fakat Ocak-Kasım dönemindeki ihracat 231 milyar dolardı.
• Türkiye’nin dünya mal ticaretindeki payı: Pay 2011’de yüzde 0,8 iken hedeflenen oran yüzde 1,5 idi ama bu hedef gerçekleşmemiş, oran yüzde 0,4’e gerilemiştir.
• İstihdam: 2011 yılında yüzde 49,9 olan istihdam oranının yüzde ellinin üzerine çıkarılması hedefleniyordu ama oran günümüzde yüzde 48,6 idi.
• Türkiye’nin dünya mal ticaretindeki payı: Pay 2011’de yüzde 0,8 iken 2023 için hedeflenen oran yüzde 1,5 idi. Oran yüzde 0,4’e düşmüştür.
• Yoksulluk oranı: 2011 yılında yüzde 16,1 olan oran yüzde 11,4’e düşmüştür. 2023 için hedeflenen oran yüzde 10 idi.
• Kayıt dışı istihdam: 2011 yılında yüzde 42 olan oranın yüzde 15’in altına düşürülmesi hedefleniyordu ama oran yüzde 28,7 olarak gerçekleşmiştir.
IMF’nin WER’un Nisan 2023 raporunda, “Gelişmiş Avrupa” ile “Gelişen Avrupa” ülkelerine ilişkin Reel GSMH, Tüketici Fiyatları, Cari İşlmler Dengesi ile İşsizlik verileri yer almıştır. Reel GSMH 2022 yılında yüzde 5.6 iken, 2023 ve 2024 tahmini 2.7 ve 3.6; Tüketici Fiyatları 2022’de 72.3 iken, 2023 ve 2024 tahmini 50.6 ve 35.2, Cari İşlemler Dengesi 2022’de -5.4 iken, 2023 ve 2024 tahnmini -4.0 ve -3.2, İşsizlik 2022’de 10.5 iken 2023 ve 2024 tahmini 11.0 ve 10.5’tir. Bu tahminler ile WEO verileri arasında fark vardır.
AK Parti hükümeti, 2012 sonunda Cumhuriyetin 100. yılı olan 2023 için ekonomik, siyasi ve altyapı hedeflerinin olduğu 100'e yakın madde açıklamıştı. Bu hedeflerin en iddialı olanları arasında yıllık gayrisafi yurtiçi hasılayı (GSYH) 2 trilyon dolara çıkararak dünyanın ilk 10 büyük ekonomisi arasına girmek, kişi başına düşen milli geliri 20 bin dolar, ihracatı 500 milyar dolar yapmak vardı ama bu hedeflerin hiçbiri gerçekleşmemiştir.
10. Kalkınma Planı’nda GSYH 2023 hedefi 2 trilyon dolardı. 11. Kalkınma Planı’nda 2023 hedefi 1.1 trilyon dolardır. Böylece 2023 hedefinde önemli bir düşüş vardır. Kişi başına milli gelir hedefi 25 bin dolardı ama 11. Kalkınma Planı’nda hedef 12 bin 484 dolara indirildikten sonra OVP ile 2023 hedefi 10 bin 703 dolara düşürülmüştür. 10. Kalkınma Planı’nın 500 milyar dolar hedeflenen ihracat ise 11. Kalkınma Planı’nda 226.6 milyar dolar olarak öngörülmüş, OVP’de ise 242 milyar dolara çıkarılmıştır.
Özetle, hiçbir hedef gerçekleşmemiştir. Eğer seçimlerde muhalefet iktidar olursa, bu şartlarda işi çok zordur.
***
Sayın Destici’nin sayın Baş için “Gerçek soyadın Jusoviç. Burada Baş’ı kullanıyorsun. Türk milletinin karşısına Jusoviç diye çıkabiliyor musun?” açıklamasını, bir Eskişehirli olarak şahsen doğru bulmadığımı açıklamak isterim.