‘Adliye vekilinin tamimi, Kadınlara laf atanlar derhal tevkif edilecek…’
……….
‘Bu gibiler şiddetli takibata uğrayacak, muhakemeleri mevkufen icra edilecektir…’
…………
Yıl 1929, Cumhuriyet Gazetesi’nin haberi. Adliye vekili denilen kişi dönemin bir nevi adalet bakanı…
…………..
Ve onun yayınladığı genelgeye göre kadınlara laf atanlar, şiddetli sorguya çekilecek (Bunun içinde dayakta olabilir) ve tutuklu yargılanacaklar...
………..
Aradan 93 yıl geçmiş…
……….
Şimdi bırakın laf atmayı, kadına şiddet uyguluyor tutuklanmıyor…
……………
Kadını bıçaklıyor, hayati tehlikesi yoksa yine adliyeden elini kolunu sallayarak çıkıyor…
………..
Mahkemede iyi giyiniyor ‘İyi halden’ indirim alıyor…
………………….
Öldürüyor, mahkemeler ‘Tahrik var’ diyor, cezasının yarısını indiriyor…
……….
Ve diyoruz ki; Kadına şiddet niye durmuyor?
……….
Durmaz, durdurulamaz…
………..
Çünkü durması için hem yasaların…
……….
Hem de kadını hor gören kafaların değişmesi gerek…
………………………………
TÜRKİYE’DE EĞİTİM!
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, eğitimci değil. Elektronik Mühendisi…
…….
Milli Eğitim Bakan yardımcısı Nafiz Yılmaz İlahiyat Fakültesi mezunu. Lisans eğitiminde hafızlık yapmış…
…………
Milli Eğitim Bakan yardımcısı Osman Sezgin İlahiyat mezunu…
…………
Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Sadri Şensoy’da makine mühendisi…
……..
Liste uzayıp gidiyor…
………….
Milli Eğitim Bakanlığı’nda daire başkanlığı yapan, önemli koltuklarda oturan birçok ismin, okudukları üniversite fakültelerinde ‘Eğitim’ ismi yok…
……………
Türkiye’de herkes eğitim sistemine tepki gösteriyor ‘Neden böyle?’ diye soruyor…
………………..
Çünkü balık baştan kokuyor…
…………………….
SOSYAL MEDYA
………………..
GÜNÜN SÖZÜ
…………………..
TEMEL’İN KÖŞESİ
KÜS
Temel ile Fadime birbirine küsmüş ve konuşmazlar. Temel'e sorarlar;
- Temel, Fadime'yle konuşmuyormuşsunuz, peki nasıl anlaşıyorsunuz?
Temel:
- Benum ihtiyacum oldimi islik calayirum, der. Pekiii derler, onun
ihtiyacı olduğunda ne yaparsınız?
Temel:
- O zaman da Fadime yanuma gelerek islik mi caldun der
