Eskişehirspor, son yıllarda teknik adam istikrarı sağlayamamanın sancılarını defalarca yaşadı. Özellikle son dört sezonda tam 11 farklı teknik adam ile yola çıkan Kırmızı Şimşekler, neredeyse her sezon yeniden yapılanma sürecine girdi. Ancak 2024-2025 sezonunda Ümit Metin Yıldız yönetiminde Bölgesel Amatör Lig şampiyonluğu gelince, şehir bir nebze olsun rahat nefes aldı.
***
Ancak açık konuşmak gerekirse; bu başarıda teknik heyetten çok, takımın şehirle yakaladığı bütünleşme ve camianın yeniden kenetlenmesi etkili oldu. Bu noktada Başkan Ulaş Entok ve yönetiminin hakkını teslim etmek gerekir. Taraftarla, şehirle, yerel dinamiklerle yeniden bağ kuran bir yönetim anlayışı, Eskişehirspor’u ait olduğu profesyonel liglere taşıdı.
***
Yeni sezon 6 Eylül’de başlıyor ve bu sefer hata yapma lüksümüz yok. 3. Lig’de kalıcı olmanın ötesinde, yukarıyı zorlayacak bir yapı kurulacaksa, bu vizyonu taşıyacak doğru teknik adam tercihi belirleyici olacak.
***
Kulislerde dolaşan bilgilere göre bazı teknik adam adaylarının, yönetim üzerine siyasi baskılarla görev almak istediği konuşuluyor. Bu, Eskişehirspor tarihine ne yazık ki yabancı bir durum değil. Geçmişte de benzer etkilerle göreve gelen isimlerin takıma hiçbir katkı sunamadığını gördük.
***
Başkan Ulaş Entok ve ekibinin bu baskılara boyun eğmemesini, kararlarını sadece sportif kriterler üzerinden vermesini tüm şehir gibi ben de umut ediyorum. Eskişehirspor yönetiminin önce karar vermesi gereken asıl konu şu: Bu sezon hedef şampiyonluk mu olacak, yoksa daha makul bir bütçe ile ligde kalıp, fırsat gelirse play-off potasına girmek mi? Çünkü bu karar, getirilecek teknik adamın profilini de doğrudan belirleyecek.
***
Edindiğim bilgilere göre şu an için yönetim bütçe oluşturma çalışmalarını sürdürüyor. Eğer güçlü bir kaynak yaratılırsa hedef yükselecek, aksi durumda makul ve gerçekçi bir yapılanma tercih edilecek.
***
Eğer hedef; dengeli bir kadro ile ligde kalıcı olmak ve play-off’u zorlamaksa, teknik adam tercihini de bu doğrultuda yapmak gerek. Bu noktada Sertaç Gezer ismi hiç de uzak bir alternatif değil. Daha önce Anadolu Üniversitesi’nde şampiyonluk yaşamış, 3. Lig’e çıkarmış, orada da play-off ‘a giden kadronun iskeletini oluşturmuş bir teknik adamdan bahsediyoruz.
***
Ancak şu an da yüzde 80 düzeyinde Serdar Göçerler’in isimi ön plana çıkıyor. Bu isim de elbette değerlidir; fakat bu tercihin takıma ne kadar vizyon katacağı, ne kadar uzun soluklu bir planlama yapılabileceği ciddi soru işaretleri içeriyor.
***
Eskişehirspor artık sezon ortasında teknik direktör değiştiren, sürekli sıfırdan başlayan bir takım görüntüsünden çıkmak zorunda. Yeni teknik adam kim olursa olsun, yönetim onun arkasında durmalı, taraftar sabırlı olmalı ve şehir bu yapıya zaman tanımalı.
***
Aksi halde her yeni sezonda aynı senaryoyu tekrar yaşar, günü kurtaran ama geleceği heba eden kararlarla ilerlemeye devam ederiz. Bu da sadece teknik adamı değil, kulüp yönetimini de zamanla yıpratır.
***
Eskişehirspor’un bir sezona istikrarlı ve hedef odaklı bir şekilde başlama zamanı geldi de geçiyor. Umarım bu defa doğru karar verilir, şehir ve takım yine omuz omuza vererek yeni bir başarıyı birlikte yazar.