Gizli bilgileri başkasına vermekse casusluk aslında hepimiz casusuz sabah uyanır uyanmaz başlıyoruz kendimizle ilgili casusluğa ‘beğeni’ üstüne ‘beğeni’ gereken sitelere
küfür üstüne küfür ötekilere gün boyu görev başındayız.

İnternet , sosyal medya, Facebook, Intagram, X, Tiktok ve beyinleri yoğuran tüm zehirli silahlar ağır görevler yüklüyor bize.

Sabah erken ya da akşam geç geri kalacak değiliz ya başkalarından hiç gecikmeden, tuşlara basıp şunu şunu yaptık diyoruz; tüm sırlarımızla bir tabak içinde kendimizi sunuyoruz başkalarına ve onlar veriyor hükmü: Bu, güzel; bu, yakışıklı; bu derin, bu pek yüzeysel bu sağcı, bu solcu, bu ise olsa olsa futbolcu! Yardımcı troller var dört bir yanda gün boyu “ihbar! ihbar!” diye havlayan: bu bizden; bu, onlardan diyorlar; idam hükmü veriyorlar bazıları için bazı fodulların başına taç giydiriyorlar.

Aslında en büyük casusluk ondan sonra başlıyor bedavaya verdiğimiz bilgileri derleyip toplayıp başkalarına satıyorlar zamanımızın en karlı işi: köle değil, insan sırrı ticareti Musk, Zuckerberg, Bezos, Pichai ve ötekiler göz açıp kapayana kadar böyle düzdüler trilyonluk nevaleyi!

Nedense arada bir soruyorlar:

Size daha iyi hizmet için kullanabilir miyiz bilgilerinizi? Elbette buyurun alın istediğinizi zaten bilmediğiniz neyimiz var ki malumunuz kıçımızdaki donun rengi! Zaten ekrandan hiç düşmeyen görüntülerimiz her şeyi anlatıyor; her saniyemizin kaydı var gene de bazen kibarlık edip nedense soruyor robotun teki “Yoksa siz robot musunuz?” Tepeniz atıyor bir an
“Hadi oradan , asıl sensin robot, beni robotlukla suçlamak senin ne haddine lan ”

Ama şöyle de denebilir:

Her şeyin kokuştuğu bu kaypak devirde değil mi ki yalan bu kadar yaygın ve değil mi ki çoğunluk bu kadar suspus evet, hepimiz biraz robotuz ve hepimiz biraz casus!