Şehir içinde olan hat boyundaki demiryolunun yer altına alınması dörtbuçuk yılda zar zor bitirilebildi. Topu, topu 2 km'lik bu yol çalışması şehir merkezinde bu şantiye için çirkin mezbelelik görüntüsü yanında trafiğin ve vatandaşın çilesi hala bietmek bilmiyor.

Hat boyunda başlayan peyzaj çalışması, seçimler öncesi göstermelik olarak hızlanır oldu ama seçim bitti. Çalışmalarda durdu.

Az değil bugüne kadar 7 yıl geçti. Hat boyu ve çevresindeki sıkıntılar bir türlü sona ermedi. Çevredeki esnaf olsun, trafiği kullanan vatandaş olsun haklı olarak isyan ediyor.

Sakarya Gazetemizde defalarca bu bitmeyen çilenin haberleri ve yorumları yapıldı. Ama yetkili sorumlu kurumlardan toplumu doyurucu inandırıcı bir açıklama hala yok. Buraya yapılacak bulvarın ve peyzajın projesi Devlet Demir Yolları işletmesine ait. O kurumdan da bilgilendirici bir cevap olmayınca bu bitirilemeyen bulvar hakkında şüpheli söylentiler şehirde dolaşmaya başladı. Hat boyu müteahidi hak edişini alıp kaçmış deniliyor. Hat boyuna yapılacak bulvar sözde yeşil alan ve yaya yolu olacaktı. Ama gelin görünki orta refüje dökülen betonlar "çirkinlik abidesi gibi beton yığınlar ortaya çıkınca benim gibi pek çok kimse bu projeyi beğenmedi.

Mantıken düşünülecek olunursa "Bulvar Projesi" yapmak DDY'nin uzmanlık alanı değil. Sonra bir şehire bulvar ve peyzaj projesi yapılırken şehrin kendine has planına imarına ve estetiğine uyumlu bir bütünlük içinde olmalı.

Bu tür projeler yerel yönetimin sorumluluğundauzmanlık isteyen işlerdir. Büyükşehir Belediyesi bu projeye talip olmasına karşılık; DDY ise, bu yol benim mülkümdür ben istediğim gibi yaparım dayatması ve yerel yönetimle akıl ve işbirilğine girmemesi de büyük yanlış. İki kurumun sürtüşmesi bu şehre büyük zararlar getiriyor.

Yıllarca süren bu proje bir türlü hayata geçirilemiyor. Ama mağdur olan çevre esnafı ve vatandaşların eziyeti hala sürüp gidiyor. Halk deyimi ile "Katırlar tepişirken arada kalan sıpalar eziliyor" ne yazıkki...