Okuyucuların dikkatlerinden kaçmamıştır; son zamanlarda Siddhartha Mukherjee ‘nin, “ Teknoloji tarihi genelde ürünler üzerinden yazılır: Tekerlek, mikroskop, uçak, internet. Fakat aynı tarihe kavramsal geçişler üzerinden bakmak daha aydınlatıcı olabilir: Tekerlek, doğrusal hareketten dairesel harekete geçiş. Mikroskop, normal boyutlardan mikro boyutlara geçiş. Uçak, karada hareketten havada harekete geçiş. İnternet, fiziksel bağlantılardan sanal bağlantılara geçiş,” değerlendirmesini sıklıkla ödünç alıyorum.
Diğer teknolojik araç-gereç ve metotlarda olduğu gibi, yapay zekâ teknolojisinde de “tartışma odağını ve kapsamını” doğru belirlemezsek,uyum sürecini kısaltamaz, öteki toplumlarla aramızdaki gelişme farkını zamanında kapatamayız.
Yapay zekâ konusunda tartışmaları “derinlemesine anlamak ve doğru yönde ilerlemek” için indirgemeci yaklaşımların tuzaklarına düşülmemeli. Yapay zekâ konusunda kapsayıcı değerlendirmeler yapabilmek için sorular sormalıyız:
Kendimize sormalıyız
1 Polikristal ve monokristal silisyüm döküm yapabilmenin neşendeyiz?
2 Wafer üretiminde var mıyız, varsak düzeyimiz nedir?
3 Nano teknolojik tansistör baskı yapabilen altyapımız var mıdır?
4 Amaca ve yaratılmak istenen sonuca uygun çip tasarımı yapabiliyor muyuz?
5 Çip kaplama teknolojilerinde net durumumuzu nasıl açıklayabiliriz?
6 İşlemçi çipleri üretmeden “teknolojik bağımsızlık” ne kadar mümkün?
7 Kendi işlemcilerimizden “veri depolama sistemleri” oluşturma planımız var mıdır?
8 Ülkemizde “enerji projeleri” ile yapay zeka ve değer yarıiletken teknolojik uygulamaların “ enerji ihtiyaçları” dengesini kuran uzun dönemli bir plana sahip miyiz?
9 Modellerle ilgili gelişmeleri ve modellerin eğitilmesiyle ilgili insan gücü altyapımızı sorguluyor muyuz?
10 Algoritma oluşturma ve yazılım konusunda küresel ölçekte yerimizi doğru tanımlıyor muyuz?
11 Sahada “teknoloji kullanarak verimlilik artırmak” isteyen iş insanlarına, “doğru donanım ve yazılım” seçimi yapabilmesine yardımcı olacak “kuramsal ve kurumsal destekler” sağlayan mekanizmalarımız işler halde midir?
12 Yeni teknolojileri izleyen, veri oluşturan ve çözümler üretmek için yatırım yapmak isteyenlere “rehberlik” yapabilecek yapılar oluşturmada ve kaynakları doğru biçimde değerlendirmede hangi kolektif destekler sağlanmaktadır?
13 Teknolojinin “bağlantılara geçiş süreçlerinin” toplumsal yaşamı etkileme derecesi üzerinde öngörme ve önlem alma konusunda disiplini sağlayan bir merkeze sahip miyiz?
14 Yeni teknolojilerin etkilerine karşı “alternatif tepkileri” en azından entelektüel düzlemde gündemde tutacak mekanizmalar vır mı?
Yanlış odaklara zaman harcıyoruz
Benim kanım, çok fazla güncel söylemlere odaklıyız, bu bir… İkincisi, günlük siyaset, makro ekonomik gelişmeler – GSYH, enflasyon, kur, faiz, borsa işlemleri- gibi alanlarda yaptığımız değerlendirmelerin yanlışlığını açığa çıkarmanın zor olduğundan, aynı sözleri birbirimize aktaran tartışmalar entelektüel verimi düşürüyor. Üçüncüsü, ülkemizde söylenenlerin doğruluğu ve yanlışlığını ölçebileceğimiz “rasyonel otorite alanları” gerektiği gibi gelişmiş değil. Dördüncüsü, akademik kurumlar, bağımsız kurumlar ve diğer yapıların çalışmaları toplumun derinliklerine sinmediği için gereksiz söylemlerle yapılan, çoğu zaman aşırı basitleştirmiş sabitlere dayanan anlatımlar ayrıştırma tohumları da ekiyor. Beşincisi, net ölçümlere dayalı tartışmalar yapmak gerekiyor. Kolaycı ve ucuzcu tartışmalar, günü kurtarma peşinde olanların da işine geliyor. Bütün bunlar, sonunda hepimizin ortak değerlerini aşındırıyor; kaynaklarınızın çarçur edilmesine yol açıyor. Hiç olmazsa köklü değişmelere yol açacağı belli olan yapay zeka konusunda doğru kapsam ve doğru önceliklerle tartışmanın gündemine özen gösterelim.