19. yüzyıl efsanesine göre gerçek ve yalan bir gün buluşurlar.
Yalan " Bugün hava çok güzel” der…
…………
Gerçek ona bakar ve gözlerini gökyüzüne kaldırır. Gün gerçekten çok güzeldir, yalanın doğru söylemesine şaşırmıştır…
…………….. 
Bir kuyunun önüne gelene kadar birlikte zaman geçirirler. Yalan hep doğru söylemektedir. Yalan; "Su çok güzel, birlikte banyo yapalım" der…
…………..
Gerçek, bir kez daha şüpheci bir şekilde suya dokunur, su gerçekten çok güzeldir. Soyunur ve yüzmeye başlarlar…
…………
Yalan bir anda sudan çıkar, gerçeğin kıyafetlerini giyerek kaçıp kayıplara karışır…
…………….
Kızgın olan gerçek, kuyudan çıkar yalanı bulmak ve kıyafetlerini geri almak için her yere gider...
…………….
Çıplak gerçeği görenler onu hor görürler ve öfkeyle bakarlar…
…………… 
Zavallı gerçek kuyuya geri döner ve sonsuza dek ortadan kaybolur…
…………..
O zamandan beri yalan, dünyanın her yerinde gerçek gibi giyinmiştir ve içimizdedir…
…………..
Dünya ise hiçbir şekilde çıplak gerçeği görmek istememektedir…
……….
Jean Leon Gerome’nin ‘Kuyudan Çıkan Gerçek’ adlı eserini severiz…
………………
Özellikle seçimler yaklaşırken… 
………………
Siyasilerin gözlerimizin içine baka baka…
………….
Bir şeyler söylediklerinde… 
……………
Ahkam kestiklerinde…
……………….
Nedense aklımıza hep bu hikaye gelir…


………………………
DOKTOR!
Bunalıma giren bir rahip, psikolağa gitmiş. Rahibi sabırla dinleyen psikolog 'Bir doktor olarak sana şunları öneriyorum; birkaç gün için, üzerinden bu elbiseleri çıkar, alelade insanlar gibi giyin, büyük şehre git, keyfince yaşa...'
...........
Doktorun tavsiyelerine uyan rahip, uçağa atladığı gibi Londra’ya gitmiş. Orada gününü gün eden rahip, güzel yemekler yemiş, güzel filmler, müzikaller izlemiş ve  gece bir üstsüzler barına gitmiş...
........
Boş bir masaya oturan rahibin yanına bikinisinin sadece altını giymiş olan harika bir sarışın gelmiş ve ' Ne içersiniz muhterem peder?' diye sormuş.
Panikleyen rahip, telâşla 'Rahip olduğumu nerden anladınız? demiş...
.........
Garson kız eliyle sus işareti yapmış, sağı solu kontrol ettikten sonra, rahibin kulağına eğilip 'Sakin ol, aman kimseye çaktırma; ben Rahibe Terasa. Benim doktorum da aynı' demiş...
……………..
GÜNÜN SÖZÜ


……………………….
TEMEL’İN KÖŞESİ
PARTİ
Temel parti başkanıymış. Seçimlerde Cemal'i aday listesine yazmış. Partililer şiddetle itiraz etmişler. Ne yaptınız efendim, o üç kağıtçının tekidir demişler. Temel istifini bozmamış, cevabı yapıştırmış "memlekette o kadar çok üç kağıtçı var ki o da onların temsilcisi olsun"