Başkan Trump, Ukrayna ve Gazze gündemine paralel olarak ASEAN Zirvesi ile birlikte Asya-Pasifik’te Çin’i uzlaşıya zorluyor.
Tayland-Kamboçya barışı ile prestij kazanıyor.
Malezya, Japonya ve Güney Kore liderleri ile yapılan görüşmelerde Çin’e stratejik mesajlar veriyor.
Eksen kayması sonucu AB, küresel etkinliğini kaybetmiş görünüyor.
G2, yani ABD ve Çin, yeni küresel düzenin liderleri olarak belirleyici görünüyor.
Çar Putin, Avrupa barışını ıskalayarak Rusya’yı sahneden çekiyor.
…
Güney Kore’nin Busan kentinde yapılan kritik görüşmede
Başkan Trump ve İmparator Şi, ticari konularda uzlaşma sağlıyor.
Başkan Trump, Asya-Pasifik’te Çin’i Rusya’dan uzaklaştırmaya yöneliyor.
Hindistan’ın Rus petrolünden uzaklaşma kararı,
Rusya’yı baskılayan bir gelişme olarak öne çıkarken
Çar Putin son çare olarak nükleer kartı yeniden gündeme getirerek gerilimi artırıyor.
Başkan Trump, nükleere yönelik açıklamalar yapıyor.
…
Rusya ve ABD’nin nükleer açıklamaları,
Batılı başkentlerde kaygıyla izleniyor.
Başkan Trump’ın Rusya’ya karşı
Kıta Avrupa’sında isteksiz savunma desteği,
AB’yi SAFE Programı’na yöneltiyor.
SAFE (Avrupa Güvenlik Eylemi), Avrupa Birliği’nin
savunma sanayisini geliştirmek ve
stratejik özerkliğini artırmak amacıyla başlattığı
yeni bir finansman ve iş birliği programı.
SAFE, 150 milyar avroluk bir kredi kaynağı oluşturuyor.
Türkiye, SAFE programına katılarak bu kaynaktan yararlanmak istiyor.
Yunanistan ve GKRY veto kartını masada tutuyor;
ancak konjonktür elverişli değil.
Alman Dışişleri Bakanı baskıya başlıyor!
…
Türkiye, savunma sanayi alanında ürettiği teknik kapasiteyle bölgede ilgi odağı;
Kaan uçağı bekleniyor.
ABD’den F-35’ler bir yana, F-16’lar da gelmeyince
Türkiye, Eurofighter Typhoon alımına yöneliyor.
Almanya’nın onayıyla birlikte Körfez ülkeleri ve İngiltere’den
44 adet uçak alımı gündeme geliyor.
İngiltere Başbakanı Starmer ve Cumhurbaşkanı Erdoğan,
20 adet Eurofighter için Ankara’da anlaşmayı imzalıyor.
Dengeler değişiyor;
Fransa, Yunanistan ve GKRY gelişmeden mutlu olmayan ülkeler.
…
İlk dış ziyaretlerini Paris, Brüksel ve Washington’a yapan
Şansölye Merz’in yeni durağı Ankara.
Şansölye Merz’in Ankara ziyareti,
Rusya’ya karşı tarihsel ittifak arayışı olarak gözleniyor.
Konjonktürel değişim, Almanya’yı yeniden Türkiye ile buluşturmuş görünüyor;
ancak Türkiye’nin Ukrayna savaşında dengeli bir siyasa izleyerek
Rusya ile ilişkilerini koruduğu da bir gerçek.
Şansölye Merz ise Ankara’dan beklentisini oldukça güçlü ifade ediyor:
“Büyük güçlerin politikayı etkilediği jeopolitik dönemlerde
Almanlar ve Avrupalılar olarak stratejik ortaklıklarımızı geliştirmeliyiz.
Bu konuda Türkiye ile iyi ve derin bir ortaklık kurmaktan başka bir yol yoktur!”
Türkiye’nin AB üyeliğinin bedeli oldukça ağır görünüyor.