Yarım asrı aşmış bir kulüp.
57 yıl sonra dikili ağacı yok!
Kendine gelir sağlayacak bir gayrimenkul edinememiş.
Ne bir arsa, ne bir bina, ne bir ticarethane...
Yıllar içinde edindiği düğün salonu ve kulüp binasını da elden çıkarmak zorunda kalmış.
Akaryakıt istasyonu verilmiş anında üçüncü şahıslara devredilmiş.
Belediyeler yüzlerce bilboard vermiş, nakde çevirmişler.
****
Halbuki; rüzgarın arkadan geldiği dönemlerde ne isteseler alabilecek kapasitedeydiler.
Ama; yönetenler ya o kadar ileri görüşlü değildi.
Ya da kulübe değil, kendilerine çalıştılar.
Kurbanlar Eskişehirspor üzerinden kesildi.
****
Eskişehirspor başkanı ve yöneticisi olmak tanınır ve güvenilir olmak için önemliydi.
Kendilerine tüm kapılar açıldı.
Ticarette ve siyasette büyüdükçe büyüdüler.
Belli yerlere geldiler.
Kulübü basamak yaptılar.
Ama; diplerine ışık vermediler.
En küçük bir zorlukta kulübü bırakıp gittiler...
****
Kulübü aldıkları uzun vadeli kredilerle finans kurumlarına borçlandırdılar. Borçların taksitleri ödenmeden ortadan kayboldular.
Bu borçlanmayı neden yaptıklarını, aldıkları o kredilere nereye harcadıklarının hesabını vermekte zorlandılar.
Kulübe itibar kaybettirdiler...


SÖMÜRÜYE SON VERİN... 
Duygu sömrüsü yapan dlencilerin sayısı arttı.
Sadece sayıları artmadı, yönteleri de değişti.
Artık; eskisi gibi oturdukları yerden dilenmiyorlar.
Gelip geçenlerin yollarını kesiyorlar.
Tamer Kiraz artık bir sektör haline gelen dilencilik fotoğraflarını sosyal medyada toplamış.
Dilenciliğin her türlü şeklini görüntülemiş.
****
Bizim millet hayırseverdir, özellikle Ramazan Ayı'nda dini duygularını sömürerek el avuç uzatana yardım etmekten kaçınmazlar.
Bu işte çocukların kullanılması ise işin en acı tarafı.
İnsanlar bıktı, esnaf bıktı diyor Tamer Kiraz, belediye başta ilgililere sesleniyor.
"Bu duygu sömürüsüne son verin, sorunu çözün"