Öncelikle bir şeyin olanaksız olduğuna inanırsanız, aklınız bunun neden olanaksız
olduğunu size ispatlamak üzere çalışmaya başlar. Kısacası size olmazı ispatlar. Çünkü
siz hüküm vermişsiniz! Bu iş olmaz demişsiniz. Onun için siz ne yaparsanız yapın o
iş olmaz.
İşte bizim konumuz bu hükmü yani olanaksızı olura nasıl çevirebiliriz. Çocuklar
mahalle arası futbol maçında yaparken topları top oynadıkları arsanın bitimindeki
bahçeye kaçmıştır. Evin kapısı çalınsana açan olmayınca çare olarak duvardan atlayıp
topu almaya kaldı ama içlerinden bir kaçı bu duvara çıkamayız arkadaşlar diyerek
hükmü koydular. Herkes zıplayarak duvara çıkmaya çalıştı ama bir türlü başarılı
olamadılar. Kenarda olanları gülerek izleyen çocuğa kızanlar çocuğun başına gelip
“ne gülüyorsun?” Diye kızdıklarında çocuk kulağınızdaki gösterdi ve anlamsız
hırıltılar çıkarınca çocuklar onun sağır olduğu anlaşıldı. Çocuk işaretlerle iki kişiyi
duvarı dibinde ellerini birbirlerine kilit yapmasını istedi iki kişiyide onlardan biraz
önde üst üste yatmasını istedi sonra da koşarak iki çocuğun üstünden ellerini
kenetleyenlerin ellerindende zıplayarak duvarın üstüne zıpladı. Sonra bahçeden topu
attıktan sonra bahçe merdiveniyle oyun alanına döndü.
Sağır olan çocuk, olumsuz sözleri duymadığı için bu çözümü buldu. Yapabileceğinize
inandığınızda ama gerçekten inandığınızda, aklınız onu yapmak üzere çözümler
bulma konusunda size yardım etmek için çalışmaya başlar. Olmaz dediğin herşeyin
hepsi olur…“Düşmem” dersin düşersin, “Şaşmam” dersin şaşarsın. En garibi de
budur ya; “Öldüm” der durur, yine de yaşarsın.