Eskişehirspor yarım asrı çoktan devirdi.
58 yıldır Türkiye liglerinde mücadele ediyor.
Bazen başarılı oluyor.
Çoğunlukla başarısız.
Kuruluş yıllarında rüzgar arkadan geliyordu.
Keseyi dodurmak gerekirken, bu yapılmadı.
Ne bir arazi, ne bir gayrimenkul.
İstenseydi şehir arkasından koşarken yapılabilirdi.
****
Kent merkezinde bir kulüp binası vardı.
Bir düğün salonu.
Akaryakıt istasyonları.
Bilboardlar.
Hepsi ikinci şahıslara devredildi.
Satıldı.
Kulüp yardıma muhtaç edildi.
****
Bugün dikili ağacı yok kulübün.
Bir zamanlar herkesin kıskanarak baktığı kulüp yanlış yönetimler yüzünden imaj kaybetti.
Bunun sonucu yaşanan sportif başarısızlık ile dibe vurdu.
Süper Ligden çok uzaktayız şimdi.
Bölgesel Amatör Ligde çile çekiyoruz.
****
Kulübün borcu uzun süredir seslendirilmiyor.
Bildiğimiz kadarı ile o borç yerinde durmuyor.
Döviz arttıkça o da artıyor.
Kulüp üretmiyor.
Tüketiyor.
Transfer yaparken rekor kırıyor.
Gidenler elini kolunu sallıyor.
Aklımızda sorular bırakıyorlar.
Geçen sezonun en iyi iki transferi Serdar ve Barış neden gitti.
Gitmesine neden izin verildi.

ÇANAKKALE TÜRKÜSÜ...

Çanakkale türküsünü okuyor tribünler.
Hep bir ağızdan, şehitleri onurlandırıyor.
Çanakkale zaferinin anısına.
Çanakkale şehitleri için...
Eskişehir bildiğiniz gibi..
Eskişehir maçı da kazanıyor.
Gönülleri de...
****
Aynı gece bir başka maç izliyoruz.
Kavga, gürültü.
Küfür kıyamet.
Futbol dışında her şey var.
Akıl yok!
TFF kaybediyor.
Maça naktayı koyamayan hakemler kaybediyor.
Türk futbolu kaybediyor...
****
Bu maça çıkılmadan, bunlar öngörülmemiş olabilir mi?
Belli ki; bu iki takımın iklimi tutmuyor.
Gerekeni neden yapmadınız?
Neden önlem almadınız?
Bize bunları izletmeye mecbur muyuz?
Biz futbol görmek istiyoruz.
Spor programlarında sporun güzelliklerinin tartışılmasını bekliyoruz.
Tribünlerden küfür değil.
Tribünlerden türkü duymak istiyoruz...