Exeter Üniversitesi, (University of Exeter) İngiltere'nin   Exeter kentinde bulunan, 1922 yılında kurulan ve 1955 yılında  şimdiki adını alan üniversitedir.  THE Impact Rankings 2023 sıralamasında   sürdürülebilirliğe, sağlığı iyileştirmeye ve eşitsizlikle mücadeleye olan sarsılmaz bağlılığının tanınmasıyla,  genel klasmanda 18’nci sırada yer almış, Avrupa'daki üniversiteler arasında üçüncü sıraya yerleşmiştir. Exeter, küresel ilk 20'deki konumunu güvence altına almak için 100 üzerinden 94,5 genel puana sahiptir. Üniversite, temiz su ve daha iyi sanitasyona yönelik öncü araştırmaları  sebebiyle dünya çapında  üst sıralardadır.

Bu üniversite Türkiye açısından  önemlidir.  Çünkü, İngiliz üniversiteleri arasında “İslami Araştırmalar Enstitüsü” olan tek üniversitedir. İngiliz istihbarat servislerinin  İslam ülkelerine  gönderilecek elemanlarının önemli bir bölümü bu  üniversitede  eğitim görmektedir. 
Arap dünyası, bölge tarihi, siyaseti, ekonomileri, toplumları, antropolojisi ile ortaçağlardan günümüze  İslam dünyası hakkında kapsamlı eğitim vermektedir. 
 
Green Peace  bu  üniversite tarafından kurulmuştur.  Greenpeace International’ın araştırma laboratuvarları  üniversitedir.
 
Üniversitede eğitim almış  ya da ilişkisi olan  Türkler artasında  MEHMET ŞİMŞEK, Berat Albayrak,  Durmuş Yılmaz,  Sebahattin Zaim, Fehmi Koru, Şükrü Karatepe, Ekmeleddin İhsanoğlu, Abdullah Gül vardır. 
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, 1976-1978 dönemi sonrasında  Prof. Sebahattin Zaim’in daveti ile Sakarya Üniversitesi’ne katılmıştır. Doktora tezinin başlığı, “Türkiye ile İslam Ülkeleri Arasındaki Ekonomik İlişkilerin Gelişimi” dır. 
Merkezi Cidde’de olan  İslam Kalkınma Bankası’nın araştırma departmanında  ekonomi uzmanı olarak görev yapmıştır.
Gül,   İngiliz Yüksek Şövalye Nişanı  sahibidir. Türkiye’den İngiltere’ye 23 yıl aradan sonra cumhurbaşkanı olarak ilk resmi ziyaret gerçekleştiren  Gül, Buckingham Sarayı’nda İngiltere Kraliçesi İkinci Elizabeth tarafından törenle karşılanmış, yılda iki devlet başkanını ağırlayan Kraliçe  Elizabeth’in 2011 yılında ABD Başkanı Obama’dan sonraki ikinci konuğu olmuştur.
Exeter Üniversitesi’nde eğitim alan bir diğer önemli kişi  Mehmet Şimşek’tir. Şimşek  yüksek lisansını Exeter’de tamamlamış,  Etibank ve ABD Büyükelçiliği’nde   çalışmıştır. 1997 yılında New York’a  taşınmış, Merril Lynch’in Akdeniz Bölgesi sorumluluğunu üslenmiştir. 
Abdullah Gül ile beraber aynı dönemde (1977) Exeter’de eğitim alan isimler arasında Fehmi Koru ve Şükrü Karatepe de vardır.  Şükrü Karatepe Exeter dönüşünde Refah Partisi’nden Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı olmuştur. 
Eski Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, akademik hayatına Mısır’daki El-Ezher Üniversitesi’nde başlamış,  1974’te Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi’nde doktorasını tamamlamış,  ardından Exeter Üniversitesi’nde doktora-sonrası çalışmalarda bulunmuştur. Bir diğer Exeter mensubu olan  Prof. Dr. Mehmet Hasan Eken 1987 yılında Anadolu Üniversitesi İktisat  mezunu olup, 1992 yılında finans alanında yüksek lisansını Exeter’de gerçekleştirmiştir. Bu dönemde (1975-1976) ben de Brighton Üniversitesi’nde doktora üstü çalışmalar yaptım.
  
4 Haziran 2023 tarihinde  Hazine ve Maliye Bakanlığı’na getirilen Şimşek’in görev teslim törenindeki açıklamaları  önemlidir: “Önümüzdeki dönemde hedefe (refahın arttırılması) ulaşmada şeffaflık, tutarlılık, öngörülebilirlik ve uluslararası normlara uygunluk temel ilkelerimiz olacaktır. Sürdürülebilir yüksek büyüme için mali disiplinin tesis edilmesi ve fiyat istikrarının sağlanması temel hedefimiz olacaktır.”

“Saydamlık”, “tutarlılık”, “öngörülebilirlik” ve “uluslararası normlara uygunluk”    acaba uygulanabilmekte midir?   Yerel seçimler sonrasında Erdoğan’ın  “ortodoks” politikalara  izin vermesi  mümkün değildir. Mehmet Şimşek'in Merkez Bankası ile beraber atacağı adımları kabullendikleri mesajını vermesi  ve faiz artırımına yeşil ışık yakması, Erdoğan’ın değiştiği anlamına gelmemelidir. Nitekim, faiz politikası konusunda değişime gitmediğini belirterek,  “Bazı arkadaşlar 'Cumhurbaşkanı faiz politikalarında ciddi bir değişime mi gidiyor’ gibi bir yanılgının içine düşmesin"  açıklaması,  önemlidir. 
Erdoğan, KKTC ve Azerbaycan ziyaretleri dönüşünde uçakta "Yani burada ekonomiyi bir kenara koyalım diyemezsiniz. Her ülkenin ilk işi ekonomidir. Ve burada da atılacak olan adımda, özellikle gerek Hazine ve Maliye Bakanımızın şu andaki görevi gerek Merkez Bankasındaki değişiklik gerek BDDK’da attığımız adım, bütün bunlarla beraber ekonomiyle ilgisi olan Bakanlarımız yani Ticaret Bakanımızdan Sanayi ve Teknoloji Bakanımıza, savunma sanayiine varıncaya kadar hepsi bu işle ilgili" demiştir.  Bu  gerçekler karışında Şimşek’in işinin   zor olduğunu açıklamakta bir sakınca  yoktur.
Şimdi gelelim Exeter Üniversitesi ile  Türk üniversiteleri arasındaki farka. Türkiye'deki üniversitelerde kayıtlı öğrenci sayısı 8 milyon ile   OECD ülkeleri içinde ilk sıralardadır. Bu öğrenci sayısı,  ortalama bir rakamla  nüfusumuzun yüzde 9'dur.  ABD'de bu oran  yüzde 6,  AB'de ise yüzde  5.7’dir.  Toplamda kamu, vakıf ve özel üniversite sayımız 209’dur.   130 devlet üniversitesi (11 teknik üniversite, 2 güzel sanatlar üniversitesi ve 1 yüksek teknoloji enstitüsünün yanı sıra Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi, Polis Akademisi ve Milli Savunma Üniversitesi), 75  vakıf üniversitesi ve 4 vakıf meslek yüksekokulu  vardır.
21 üniversitenin uluslararası  etkinliği ve  sosyal sorumluluk projesi,  65 üniversitenin   endüstriyel proje yönetimi yoktur.   65 üniversite kütüphanesinde yeterli sayıda yabancı dilde yazılmış  kitap   bulunmamaktadır.   88 üniversite patent ve tasarım başvurusu yapmamış, 28 üniversite  ise TÜBİTAK bursundan yararlanmamıştır.  Üye olmak için kapıda beklediğimiz Avrupa Birliği’nde 20 öğrenciye 1 hoca, bizde  41.5 öğrenciye 1 hoca düşmektedir. 68 üniversite rektörünün uluslararası yayını yoktur.  
Fakat, çok daha vahim bir durum vardır.  Yakından tanık olduğum  Ankara’daki bir vakıf üniversitesinde aşağıda yer alan 9 kriter ile profesör atanırsa, bu üniversiteden  ne beklenir? Bu üniversiteden başka Şimşek’lerin yetişmesi acaba mümkün mü?  
Sözü edilen Vakıf Üniversitesi’nde bu kitreler ile profesör atanabiliniyor, YÖK de sesiz kalıyorsa, yolun sonuna gelmişiz demektir.  
YÖK’e bu konuda büyük görev düşmektedir.  Görevli kurum eğer görevini yaparsa, ancak o zaman Türkiye’de  Exeter benzeri üniversiteler kurulur ve gelişir   Ne yazık ki yukarıda yer alan 9 kriter ile apartmanlara kapıcı  bile  alınmaz.  Böyle   profesör atanmasının olduğu bir ülkede  Mehmet Şimşek’ler yetişmez.  870 atıfı olan bunun 46’sının “High Confidence” olan birinin yerine  hiç atıfı olmayanın Dekan yapıldığı  üniversitelerde  ne yazık ki  başka Mehmet Şimşek’ler in yetişmesi mümkün değildir.