Okçuluk sporunun başlangıcı insanlık tarihi ile başlar, dersem sanırım fazla abartmış olmam. Fizik ve beyin gücünü maksimum kullanarak yapılan zor ama zevkli spor dallarından biridir. Herşeyden önce, okçuluk beden terbiyesi veren bir spordur.Okçuluk, elleriniz yay çekebilecek ve ok yerleştirebilecek kadar güçlü olduğu müddetçe her yaşta yapılabilinir. Okçuluk engel tanımayan bir spor. Ancak okçuluk bilinçsizce yapıldığı takdirde üzücü sonuçlarda verebilecek bir spor.Evet günümüzde öylesine spor dalları var ki.. Hepsi birbirinden güzel ve özel. Önemli olan istemek, yapabilmek.. Yapamıyorsan, yapanın yolunu açmak, onu desteklemek. Öyle değil mi? Önemli olan duyarlı olmak. Bilinçli olmak. Sporun ne kadar yararlı olduğunu önemsemek.Dahası öyle sporlar da var ki. Çok çok eski. İşte bu sporlardan biri okçuluk. Atasporu ve insanlık tarihi ile başladığı biliniyor.Acaba okçuluk nasıl bir spor? Bu spor kişiye ne kazandırır? Bu sporu yapmak için en önemli kurallar nelerdir?İşte bu konudaki tüm sorularımızı modern okçuluk merkezi sorumlusu, okçuluk antrenörü Merve Soyer'e sorduk. Bakın modern okçuluk merkezi sorumlusu, antrenör Merve Soyer sorularımızı nasıl yanıtladı, bizleri nasıl aydınlattı.- Kolay gelsin. Sizi sizden öğrenebilir miyiz? Kısaca tanıtır mısınız?- Teşekkürler. Ben 1989 Eskişehir doğumluyum. 2.kademe okçuluk antrenörüyüm. Bu spora 8 yaşımda başladım. Şu anda modern okçuluk spor salonu sahibiyim. Sanırım hayatıma spor ile yön verenlerden birisiyim. Birçok spor dalıyla uğraştım. Bunların içinde voleybol, jimnastik ve daha birçok spor dalı var. Ama benim için tabi ki de en önemlisi okçuluk. Günümün büyük vaktini öğrencilerimle geçiriyorum. Onların enerjilerini ve öğrenme isteklerini gördükçe ne kadar doğru bir karar verdiğimi daha iyi anlıyorum.- Modern Okçuluk Merkezi nedir? Bize kısaca tanıtır mısınız?- Bu merkez, benim için büyük bir hayalin gerçekleşmesi aslında. Ben okçuluk sporuna ablam Tuba Baykal sayesinde başladım. O'da okçuluk antrenörü. Birlikte antrenmanlara giderek ve o ortamı soluyarak bu alanda profesyonel olduk. Okçulukla ilgili bir çok klüp ve firma ile çalıştım. Bu yüzden böyle bir okçuluk eğitim merkezi açmaya karar verdim. Şimdi, onlarca öğrencim var. Burası sadece ok atmanın öğrenildiği bir merkez değil, onların sosyalleştiği, bedenlerini ve ruhlarını dizginlemeyi de öğrendikleri bir yer. Okçuluk sadece beden gücü değil, sabır, azim, disiplin ve odaklanma ister. İşte burada; her öğrencime bunları da aşılamaya çalışıyorum.- Hemen şunu da sormak istiyorum. Bu merkez de hangi bölümler var?- Okçuluk 2 kategoriden oluşmaktadır. Geleneksel okçuluk ve hedef okçuluğudur. Bu bölümlerde kendi içlerinde gruplara ayrılmaktadır. Geleneksel okçuluk'da at üzerinde okçuluk ve yaya okçuluğu diye ayrılır. Hedef okçuluğunda ise; olimpik yay (klasik yay) ve makaralı yay grupları vardır. Bizim merkezimizde de bu eğitimler verilmektedir.- Peki okçuluk nasıl bir spordur?- Bu sporun başlangıcı insanlık tarihi ile başlar, dersem sanırım fazla abartmış olmam. Çünkü bundan daha yüzyıl öncesine kadar okçuluk, hem avcılık hemde savaş alanlarının vazgeçilmez unsuruydu. Tabi her milletin kullanmış oldukları yay ve ok birbirinden farklıydı ama neticede hepsi aynı amaca hizmet ediyordu. Fizik ve beyin gücünü maksimum kullanarak yapılan zor ama zevkli spor dallarından biridir.- Peki yapana ne kazandırır bu spor?- Her şeyden önce, Okçuluk beden terbiyesi veren bir spordur. Okçuluk sporu yapan her insan kendi vücuduna hakim olmayı ve nasıl kullanması gerektiğini iyi öğrenir. Ayrıca her spor dalında olduğu gibi öncelikle kişinin sağlığını ve bedenini de olumlu etkiler. Buna bağlı olarak kişinin yaşam standardı ve yaşam planı değişir. Kendine güveni artar, konsantrasyonu gelişir ve sosyal çevresindeki pozisyonu olumlu yönde gelişir. Okçuluk, dikkat ve konsantrasyon gelişimine katkıda bulunduğu gibi, özellikle gelişme çağında olan çocuklar için çok önemlidir.- Her yaşta yapılabilinir mi?- Okçuluk, elleriniz yay çekebilecek ve ok yerleştirebilecek kadar güç taşıdığı müddetçe her yaşta yapılabilecek bir spor dalıdır.- Yapmak için en önemli kuralı nedir?- En güzel yanlarından birisi; tüm yaş gruplarının ve isteyen herkesin yapabileceği bir spor olması. Okçuluk engel tanımayan bir spor. Öğrencilerim arasında, bedensel engelli olmasına rağmen çok güzel bir şekilde bu sporu yapanlarda var. Okçuluk sayesinde hem engellerini aşıyor, hemde gelişimine katkıda bulunuyor. Ancak şunu da söylemekte yarar var. Okçuluk, eğlenceli ve öğretici bir spor olmasının yanında ayrıca bilinçsizce yapıldığı takdir de üzücü sonuçlar da verebilecek bir spor. Bu yüzden mutlaka uzman öğreticiler eşliğinde ve gerekli tedbirler alınarak yapılmalıdır. Bunun içinde en uygun olanı tabi ki de TOFF 'dan antrenörlük belgesi almış olan kişilere ve kurumlara başvurulmalıdır. Merkezimize de başvurabilirler. İnternet sitemizden başvurabilirler.- Merkeziniz de okçuluk sporu nasıl oluyor?- Okçuluk sporu, belirli kurallara dayanır, elinize bir yay ve ok alarak hadi ben ok atıcam diyemezsiniz. Mutlaka bir eğitimden geçmeniz gerekir. Benim ve diğer antrenör arkadaşlarımın yaptığı da bu eğitimi periyotik bir şekilde günlere dağıtmak. Böylelikle hem bedensel olarak öğrenciyi yormamış hemde öğrenmesi gerekenleri sırasıyla öğretmiş olursunuz. Öğrencilerimin uygunluk durumuna göre eğitim saatlerini ve grup derslerini birlikte ayarlıyoruz.- Bir yarışmaya katılınıyor mu yoksa hobi amaçlı mı?Aslında her ikisi de diyebiliriz. Okçuluk sporu profesyonel amaçlı yapılabileceği gibi, sadece hobi amaçlıda yapılabilir. Küçük yaştan itibaren yetiştirilen sporcular, gerekli eğitimleri tamamladıktan sonra lisanslı sporcu olabiliyorlar. Bu sayede yarışmalara katılma hakkı kazanmış oluyorlar. Tabi ki ileride bir gün milli sporcular yetiştirmek en büyük hayallerimden. Onun haricinde, bu sporu hobi olarak da yapan birçok öğrencim var. Burda seçim daha çok sporcunun kendisine düşüyor. Bu sporu hobi olarak mı yoksa profesyonel olarak mı yapmalıyım? diye sormaları gerekli.- Günümüzde okçuluk hangi noktada ne kadar ilgi görüyor?Tarihimize baktığımızda , Okçuluğun Türk tarihinde çok büyük bir öneme sahip olduğunu görebiliriz. Osmanlı devrinde yapılan ok atma yarışmalarında kırılan mesafe rekorları günümüzde bile hala kırılamamıştır. Ancak teknolojinin gelişmesi, ateşli silahların yaygınlaşması artık okçuluğun avcılık ve savaş alanlarında eski değerini yitirmesine sebep olmuştur. Günümüzde ise daha çok spor olarak rağbet görmektedir. Son yıllarda uluslararası arenada almış olduğumuz güzel derecelere ve hemen hemen her ilimizde açılan okçuluk spor kulüplerine bakarsak, okçuluk sporuna olan ilginin her geçen gün arttığını söyleye bilirim.- Mesajınız nedir?- Modern Okçuluk Merkezini açmakta ki en büyük hedefim, gücüm yettiğince ve elimden geldiğince ata sporumuz olan okçuluk ve okçuluk sporunun Eskişehir'de sevilmesi ve yaygınlaşmasını sağlamak, ayrıca topluma örnek sporcular yetiştirmek, amatör ve profesyonel tüm öğrencilerime " zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklı" ruhunu kazandırmak olmuştur , her zaman bu gayeye göre hareket ettim ve bundan sonrası da öyle olacak. Ailemin, arkadaşlarımın ve öğrencilerimin bana gösterdiği büyük destek sayesinde de bunu başarabileceğime inanıyorum.- Eskişehir'de yaşamaktan memnun musunuz?Elbette. Eskişehir benim için hayaller şehri. Çocukluğum, gençliğim burada geçti. Gerek okulum, gerekse işlerim nedeniyle Türkiye'de bir çok ilde yaşadım, bunların içinde büyük metropoller de vardı küçük şehirler de; ama nerde yaşarsam yaşayayım Eskişehir'i çok özledim. Yaşam kültürüyle, insanlarıyla buradan bir türlü kopamıyorum. Beni bu şehir büyüttü, Eskişehir'e çok şey borçluyum, ve artık sıra edinmiş olduğum bilgi ve deneyimleri öğrencilerime aktararak bu borcu ödemeye geldi.- Teşekkürler. Her şey gönlünüzce olsun.
Editör: ÜSTÜNER ÜNÜGÜR