Röportaj: Hakkı Sağlam

Eskişehir’in en önemli sorunlarının başında, kurumlar arasında diyalog eksikliğinin olduğunu söyleyen Başkan Kurt ‘ Merkezi hükümetin temsilcileri kendilerini Adalet ve Kalkınma Partisi’nin militanı zannediyor. Ve yerel yönetimlere farklı gözlerle bakıyor’ dedi. 

İŞTE SORULAR

·        Tekrar aday olacak mı?

·        CHP’de değişim olmalı mı, Kılıçdaroğlu gitmeli mi?

·        Kılıçdaroğlu kazanırsa, sizin için bir sıkıntı olur mu?

·        Yılmaz Hoca’nın adaylığı konusunda ne düşünüyorsunuz?

·        Sayın Büyükerşen bu yerel seçimlerde size destek verir mi?

·        CHP’de Özgür Özel kazanırsa genel merkezde önemli bir konumda görev alma gibi bir düşünceniz var mı?

·        Yeni il Başkanımız Talat Yalaz hakkında ne düşünüyorsunuz?

·        İYİ Parti ittifak yapmadı, aday çıkardı. Sizce ne yaparlar?

·        AK Parti’nin yeni Eskişehir Milletvekilleri Fatih Dönmez ve Ayşen Gürcan ile ilgili düşünceleriniz nedir?

·        Eskişehir’in en önemli üç sorunu nedir?

RJÖPORTAJ 3

'HÜKÜMETİN TEMSİLCİLERİ KENDİLERİNİ AK PARTİNİN MİLİTANI GİBİ GÖRÜYOR'

Sakarya Gazetesi olarak ‘Başkanlarla dobra dobra’ röportajları başlatıyoruz. İlk konuğumuz Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt önemli açıklamalarda bulundu. Sorularımıza dobra dobra cevap verdi.

SAKARYA: Başkanım öncelikle herkesin merak ettiği soruyu ilk önce soralım. Önümüzdeki yerel seçimlerde tekrar aday olacak mısınız?

BAŞKAN KURT: Evet, yine adayım. Çünkü Odunpazarlı hemşerilerimize hizmet etmek büyük bir onur ve  başlamış işlerimiz var, onları bitirmemiz lazım. Bunun da yolu yeniden aday olmak. Onu da gerçekleştireceğiz.

SAKARYA: 4-5 Kasım’da CHP’nin büyük kurultayı var. Sizce değişim olmalı mı, Kılıçdaroğlu gitmeli mi?

BAŞKAN KURT: Cumhuriyet Halk Partisi 100 yıllık bir parti. Cumhuriyet Halk Partisi’nin temel ilkelerinden birisi değişim. Günün koşullarına göre kendisini dönüştürmesi ve geliştirmesi gerekir. Uzun süredir bir tüzük ve program tartışması yapılıyor. Bu tartışmayı 28 Mayıs Genel Seçimlerinden sonra Genel Merkez de gündeme getirdi. O zaman bu değişim, hem tüzüksel hem de programatik anlamda gerçekleşmeli, ama bunun uygulayıcılarının da değişmesi gerektiğini düşünüyorum. Çünkü, şu an tüzükte bulunan pek çok demokratik ilke ve kural uygulanmıyor. Tüzüğün uygulanmaması nedeniyle şimdiki yöneticilerin değişmesi gerektiğini düşünüyorum. Genel başkan, seçimlerden sonraki gelişmeleri daha düzgün ve mantıklı değerlendirebilirdi ve partinin zarar görmeyeceği bir şekilde yorumlayabilirdi. Maalesef bunlar olmadı. 10 yıldır görev yapıp, seçimi kazanamıyorsanız; değişmek gerekir.

RÖPORTAJ 1

SAKARYA: Kılıçdaroğlu kazanırsa, ‘Beni aday yapmaz’ diye bir endişeniz var mı?

BAŞKAN KURT: Yok, çünkü Cumhuriyet Halk Partisi demokratik tartışmayı zorunlu kılan bir parti. Genel Başkanı eleştirmek ya da değiştirelim demek, tüzüksel bir hak. Kurultaya gidildiği dönemde elbette kurultay delegeleri tercihlerini özgürce kullanmalıdır. Genel başkanın da görevi, delegelerin ve üyelerin bu tercihlerini özgürce yapacakları bir ortam hazırlamak. O nedenle, şimdiye kadar Cumhuriyet Halk Partisi’nde hiç kimse genel başkanı eleştirdi diye dışlanmadı,  dışlanmaması da gerekir. Ben, bir sıkıntı olacağını düşünmüyorum. Genel merkez ya aday belirleme yöntemini değiştirecek, ön seçim yapacak ya da Eskişehir’de seçimi kazanacak adayı arayıp bulacak. O nedenle ben her koşulda avantajlı olduğumu düşünüyorum.

SAKARYA: Yılmaz Hoca önce ‘Adayım’ dedi, sonra tam kararını vermediğini söyledi. Sizin bu konuda düşünceniz nedir?

BAŞKAN KURT: Yılmaz Hoca, uzun süredir belediye başkanlığı yapan, bunu da başarı ile yapan hocamız. Tamamen kendi inisiyatifindedir, ama Eskişehirliler istiyor. Eskişehirliler istiyorsa da Hoca aday olacaktır, diye düşünüyorum.

RÖPORTAJ 4

SAKARYA: Yılmaz Hoca bu yerel seçimlerde size yine destek verir mi?

BAŞKAN KURT: Bu benim cevap verebileceğim bir soru değil. Buna Yılmaz Hoca cevap vermeli. Benim hiç kimse ile bir sıkıntım, sorunum yok. Yılmaz Büyükerşen bizim hocamız, büyüğümüz. Zaman zaman ters düştüğümüz olur, ama bu ilişkimizin demokrat bir ortamda yürümesine engel olmaz.

SAKARYA: CHP’de Özgür Özel kazanırsa, CHP genel merkezinde önemli bir konumda görev alma gibi bir düşünceniz var mı?

BAŞKAN KURT: Birincisi, siyasi partiler yasasına göre belediye başkanlarının parti yönetimlerinde görev alması mümkün değil. Dolayısı ile yasal bir engel var.

İkincisi ben milletvekiliydim, genel politikayı milletvekiliyken yapardım ama yerel yönetim tercihini yaptıktan sonra, genel merkezde politika yapma dönemini kapattık. O dönemin şartlarında 2014 yılında hem Yılmaz Hocanın hem de genel başkanın talebi üzerine buraya görevlendirildim. Ben de bunu kabul ettikten sonra, artık genel merkezde politika yapma defterini kapattık.  

SAKARYA: Yeni il başkanınız Talat Yalaz hakkında ne düşünüyorsunuz?

BAŞKAN KURT: Talat Beyi, seçimden sonra tebrik ettim, kutladım. Başarılı bir biçimde görev yapması için kendisine yardımcı olmak bizim görevimizdir. Ben olaylara şöyle bakmıyorum; bizim gruptan ise birlikte olalım, bizim gruptan değilse karşı çıkalım ya da onu çalıştırmayalım. Böyle bir düşüncemiz olamaz. Seçilen ilçe başkanı da il başkanı da herkesin başkanıdır. Dolayısı ile Talat Bey, bizim il başkanımızdır. Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanının başarılı olabilmesi için ben her türlü yardımı, desteği verir, gerekli çabayı gösteririm. Partili olmak bilinci de budur. Benim istemediğim kişi başkan oldu diye ben partime küsemem. Partiye gelmemezlik yapamam. Partinin vereceği görevleri ihmal edemem. Dolayısıyla geçen kongreden sonra Eskişehir’de meydana gelen yanlışlığı ben, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt olarak, yapmam. Kim seçilirse seçilsin, bizim başkanımızdır, diye düşünür ve çalışırım.

SAKARYA: İYİ Parti Büyükşehir ve Odunpazarı’na aday çıkardı. Bu seçimleri etkiler mi?

BAŞKAN KURT: İttifaklar genel seçim için programlanan uygulamalar. Yerel seçimlerden özel bir ittifak söz konusu olmaz. Hatta yerel seçimde genel merkezin belirleyeceği ittifak da olmaz. Yerel koşulların, kendine özgü ittifaklar doğurabileceğini düşünenlerdenim. 2019 seçimlerinde de İYİ Parti Odunpazarı’nda aday çıkarmıştı. Bize de bir zarı olmamıştı. Bu dönem de bize zarar verebileceklerini tahmin etmiyorum. İYİ Partinin alabileceği oyu ben görüyorum. Milletvekilli seçimlerinde aldığı oyu alamaz. Dolayısı ile bize çok büyük bir zararları olacağını düşünmüyorum.

SAKARYA: AK Parti Eskişehir Milletvekilleri değişti, yerine Fatih Dönmez ile Ayşen Gürcan geldi. Bu iki isminde Eskişehirli olmaması eleştiriliyor. Siz ne düşünüyorsunuz?

BAŞKAN KURT: Milletvekillerinin nereli olduğundan çok, ne yapacakları önemli. Adalet ve Kalkınma Partisinde ben, bir milletvekilinin kendi boyutunu aşarak, iş yapabileceğini düşünmüyorum. Tayyip Erdoğan ne kadar izin verirse, o kadar iş yapabilir.  Dolayısı ile bu iki vekilimizin olağan üstü bir iş üretmesi de mümkün değildir. Zaten Eskişehirli olmamaları, Eskişehir’e sık gelmemelerinin gerekçesi olur. O nedenle de çok yararlı olabileceklerini düşünmüyorum. Sadece ben değil, AK Parti seçmeni de böyle düşündüğü için AK Parti’nin oyları düştü. Sanki bir dayatma yapar gibi, sanki Eskişehir’de politikacı yokmuş gibi dışarıdan getirilen politikacılarla Eskişehir’in yerel sorunları çözülemez. Eskişehir’de komşusu olan, Eskişehir’de mezarı olan, kısacası Eskişehir’le bağı olan insan, Eskişehir’e hizmet etmek zorunda kalabilir. Çünkü sokakta, cenazede görüldüğü, düğüne geldiği zaman eleştirilir.  Politikacı, doğup büyüdüğü; yaşadığı kente hizmet getirmeye çalışır. Bu vekillerin, başka yerde ikamet ediyor olması, hizmet önceliği konusunda ikircikli bırakır. Örneğin, Seyitgazi-Afyon yolu 20 yıldır yapılmıyor, ama AK Partili milletvekilleri hiç rahatsız olmuyor. Oysa Eskişehir’de oturan vekiller olsa, bundan rahatsızlık duyarlardı. Dolayısı ile bu iki vekil Eskişehir’e bekleneni sağlayamaz.

SAKARYA: Sizce Eskişehir’in en önemli 3 sorunu nedir?
BAŞKAN KURT: Bence şuanda Eskişehir’in en önemli sorunu kamu kurumları arasındaki diyalog eksikliğidir. Bu koordinasyonu sağlayacak mekanizmayı yaratmak lazım. Ne yazık ki bu şimdiye kadar sağlanamadı. Merkezi hükümetin temsilcileri kendilerini Adalet ve Kalkınma Partisinin militanı zannediyor. Ve yerel yönetimlere farklı gözle bakıyor. Yerel yönetimlerin üreteceği hizmeti engellemenin yollarını arıyor ve bunu da başarı gibi sunmaya çalışıyor. Bu yanlış, en büyük eksiklik de budur.

ESKİŞEHİR’İN ABİSİ YOK!

Ancak Eskişehir’deki sivil toplum örgütlerinin, kamu niteliğindeki odaların da organize olamadığını görüyoruz. Bence bu işin bir abisi eksik. Eskişehir’deki kamu odalarını Sanayi Odası, Ticaret Odası,  Esnaf Odası gibi pek çok yeri ortak bir sorunda birleştirme şansı,  maalesef yok. En büyük eksikliktir. Bir de bazı kamu odası temsilcileri, zaman zaman Eskişehir’in sorunlarına sahip çıkacak çıkışlar yapmaya çalışıyorlar. Ancak, ne yazık ki o da kalıcı olmuyor. Örneğin, Eskişehir İş Konseyi diye bir oluşum yaratmaya çalışmışlardı,  sanırım fikir Sanayi Odası’ndan çıkmıştı. Olmadı, yürümedi. Politikacıların yan yana gelip iş üretmemesinin yanında bu sivil toplum örgütleri de yan yana gelip, ortak bir iş üretemiyor. Dolayısı ile bunların tümünü kucaklayacak bir mekanizma yaratmak gerekiyor, bu da demokrasidir. Örneğin; kent konseyleri, demokratik platformlardır. Maalesef Eskişehir’de bu yok. Bu olmayınca da herkes bir üst akla ihtiyaç olduğunu, o üst aklın da gelip bizi yönetmesi gerektiğini savunuyor. Bu bireyselliği öne çıkaran bir sonuç doğuruyor. Bu da olmuyor. Hayaller Eskişehir Zirvesi, diye bir şey hayal edildi. O da olmadı. Sivil toplum örgütleri ya da kamu odalarının temsilcileri sırası geldiğinde politikacılara çok ciddi eleştirilerde bulunurlar, ama kendileri de ortak iş üretme imkanı yakalayamadılar. Eskişehir’in birinci sorunu bence budur.

VERDİĞİMİZ KADARINI ALAMIYORUZ

İkinci sorunu ise Eskişehir’in merkezi hükümete aktardığı kadar geri dönüş alamaması. Bu hem vergi, hem üretim açısından hem de kamu harcamalarına katılma açısından maalesef eksik kalmaktadır. Biz verdiğimizin ancak 4’te 1’ini geri alabilen bir kentiz. Bundan da hiç kimse rahatsız olmamaktadır. Bence en çok rahatsız olması gereken iktidar partisinin milletvekilleri ve yöneticileridir. Elbette, bizim verdiğimizin tamamı bize dönsün diyemeyebiliriz, ama büyük çoğunluğu da bize dönmelidir. Kütahya, Afyon kadar pay alabilmeliyiz.

ENGELLEMELERLE KARŞI KARŞIYIZ

Üçüncü sorunumuz da yerel yönetimlerin önünün açılmamasıdır. Merkezi hükümet tarafından her türlü engelleme ile karşı karşıyayız. Her olayda mutlaka zaman ve ekonomik kaybımız olmaktadır. Sonuçta da olumsuz bazı durumlar ortaya çıkmaktadır. Örneğin kentsel dönüşüm, gecekondu önleme bölgesi ve afet riskli alanlarla ilgili kararların verilmemesi Eskişehir’in zararınadır. Neden verilmiyor? Odunpazarı Belediyesi’nin 10 yıldır Sanayi Çarşısı, Gündoğdu ve Karapınar’da yapmak istedikleri engelleniyor. Büyükşehir Belediyesi’nin Porsuk 1 ve Porsuk 2 projeleri engellendi. Dolayısı ile bu bölgedeki dönüşümler sağlanamadı. Buradan Adalet ve Kalkınma Partisi hiçbir şey kazanmadı. Eskişehir kaybetti. Ben bunun değişmesi için kişisel olarak çok mücadele ettim, ama sağlayamadım.

SAKARYA : Son olarak Eskişehirlilere vermek istediğiniz mesaj nedir?

BAŞKAN KURT: Biz önümüzdeki süreçte Eskişehir’de sosyal demokrat belediyeciliğin en zirvesini uygulamak istiyoruz. 2024 seçimlerinden sonraki dönemde 5 yıl içinde yarım kalan bazı projelerimiz var. Bunların tamamlanması zorunlu. Onlar da tamamlandıktan sonra Odunpazarı Belediyesi,  gerçekten katılımcı, insan haklarına dayalı sosyal belediyeciliği ortaya koyacak uygulamaların içine girecek. Hedefimiz olan kreş sayılarını tutturamadık. Neden tutturamadık? Geçen dönem hem bir pandemi yaşadık. Ne kadar olumsuzluk varsa yaşandı, sel oldu, yangın oldu, deprem oldu, şimdi de savaş oldu. Bunların tamamı ekonominin bozulmasına o da bizim işlerimizin bozulmasına sebep oldu. Eğer bunlar düzelirse biz çok kolay bir biçimde bu eksiklikleri tamamlarız. 25 vizyon projemizden 4 ya da 5 tanesini yapamadık. Diğerleri ya başladı ya da bitti. Yapamadıklarımızda da Odunpazarı Belediyesi olarak bizim bir kusurumuz yok. Ya imar çalışmaları tamamlanmadı ya kamulaştırma işlemleri tamamlanmadı ya da yaptığımız ihalelere katılım olmadı. Bu nedenle bazıları aksadı. Biz bu aksaklıkları tamamlamak istiyoruz. Odunpazarı’nda yüzde yüz dijital, elektronik bir belediye yaratmak istiyorum.

BU YARIŞTA AVANTAJLIYIM

Önümüzdeki süreçte tüm partiler en iyi adaylarını çıkaracak, bu bir yarıştır. Ben bu yarışta avantajlı olduğumu görüyorum. Mahallelerde ve kentin değişik yerlerinde yaptığımız hizmetler takdir görüyor. İnsanlarda yeniden devam etmemiz gerektiği noktasında telkinlerde bulunuyor. Yeni dönemde yarışacağımız arkadaşlara da saygı duyarak, başarılar diliyorum. Ama bizim kazanma şansımızın daha yüksek olduğunu vurgulamak isterim.

SAKARYA: Bu güzel sohbet için teşekkür ediyoruz…

 

Editör: Sakarya Gazetesi