Bektaşi’ye iki galon şarap getirmişler. ‘Sen şaraptan anlarsın, şunların tadına bir bak’ demişler…
…………….
Bektaşi birinci galondan içtikten sonra diğer galonu göstererek ‘Bu daha iyi’ demiş…
…………..
Adamlar ‘İyi de sen bunun tadına bakmadan’ dediklerinde…
………….
Bektaşi içtiği şarabı göstererek ‘Bundan daha kötüsü olamaz’ demiş…
………..
Ülkemizde ciddi bir ekonomik kriz yaşanıyor…
………
Döviz tutulamıyor, akaryakıta her gün zam geliyor…
………….
Gıda ürünlerine fahiş zamlar yapılıyor…
……..
Doğalgaz ve elektrik faturaları cep yakıyor…
……..
Özetle ülke iyi yönetilmiyor…
……………..
Ve insanlar artık yukarıdaki Bektaşi hikayesini anlatıp…
…………..
‘Bundan daha kötüsü olamaz ‘ diyor…


……………
CUMARTESİ HİKAYESİ
FARE KAPANI
Evin minik faresi, duvardaki çatlaktan bakarken çiftçi ve eşinin fare kapanı aldıklarını görür. Buna çok üzülür.  Telaşla bahçeye fırlar.  Durumu tavuğa anlattır. Tavuk ‘Senin sorunun’ der, geçer…
……………..
Bu kez domuza gider. Ondan yardım ister. Domuz da ‘Senin için sadece dua edebilirim’ der…
………
 En son ineğe gider. İnekte ‘Bak fare kardeş senin için üzgünüm ama beni ilgilendirmiyor’ der.  Farecik başını öne eğer, umutsuz şekilde evine döner…
…………………
O gece evin içinde sanki ölüm sessizliği vardır. Minik farecik aç ve susuzdur. Tam yorgunluktan gözleri kapanırken, birden bir ses duyulur…
……..
 Gecenin sessizliğini bölen gürültü, fare kapanından gelir. 
Çiftçinin karısı, ne yakalandığını görmek için yatağından fırlar. Kapana zehirli bir yılan kısılmıştır. Canı yanan yılan çitçinin karısını ısırır… 
……………
Kadın ağır hastalanır. Doktor ilaç verir ancak zehri çıkaramaz. Birileri ‘Tavuk suyunu’ tavsiye eder. Adam hemen tavuğu keser…
………
 Ancak eşi iyileşmez. Bunu duyan komşuları eve akın eder. Çiftçi onlara ikram etmek için bu kez domuzu keser…
……….
 Ve tüm çabalara rağmen eşi vefat eder. Çiftçi çok üzgündür ve parası yoktur. Cenaze masraflarını karşılamak için ineği mezbahaya satar... 
……………….
Fare tüm bu olanları duvardaki deliğinden izler ve ‘Keşke fare kapanını hep birlikte yok etseydik’ der…
……………….
SOSYAL MEDYA


(Paylaşan: Ahmet Afşar)
……………
GÜNÜN SÖZÜ


……………..
TEMEL’İN KÖŞESİ
AYAKKABI
Bir gün Temel bir ayakkabıcıya gider ve istediği ayakkabıyı alır. Parasını verir, tam giderken ayakkabıcı Temel'e derki:
- Ayakkabı yeni olduğu için ilk hafta sıkabilir, der. Temel de der ki;
- Ben de bir hafta giymem