TV’de spor programlarını izliyoruz.
Gazeteci olarak tarafsız olmaları gerekirken, hepsinin bir takımı var.
Herkesin gerçeği farklı, herkes kendi takımının açısından yorumluyor olayları.
Kavga gürültü süren o programlara katılanların bir tek formaları eksik.
Bu arada Anadolu takımlarının esamesi okunmuyor.
Ne varsa o üç kulüp takımı konuşuluyor.
****
Sadece spor programları değil, siyasi tartışma programlarında da durum aynı.
Herkes olaylara kendi partisinin veya siyasi eğiliminin çerçevesinde bakıyor.
Yanlış olduğunu bildikleri şeyleri bile; doğru gibi göstermeye çalışıyorlar. Ya da bilinen doğruları yanlış olduğunu iddia ediyorlar.
Halbuki; olaylara halkın çıkarları açısından bakmaları gerekmiyor mu?
****
Yerel medyada durum, genel medyadan çok farklı değil.
Sosyal medyada herkesin bir tarafı olması normal.
Ama; gazetecilerin taraf olması kabul edilir şey değil.
Özellikle medya tarafsız olmalı.
AKP yaptıysa iyi.
CHP yaptıysa kötü.
Ya da tam tersi.
****
Eskişehir basının en önemli özelliği Eskişehir’in ve Eskişehir’in değerlerinin tarafında olmasıdır.
Gazeteler okurlarına karşı sorumluluk duygusu içinde tüm habeleri verirler.
Haber saklamazlar.
Şehir’de o partinin, bu partinin gazeteleri yoktur.
Yaygın basının aksine;
Eskişehir’in gazeteleri vardır.
ASTONLU ERGİN
1979’da Eskişehirspor’un başında Teknik Direktörü Ziya Taner di.
O yıllarda güçlü bir amatör küme vardı.
Ziya Taner, amatör kümeyi de yakından takip eden teknik adamlardan birisiydi.
Ziya Taner’e bir basın toplantısında “Amatör kümeden takıma almak istediği isim var mı? Diye sormuştuk.
Transfer listesinin en başında Ergin’in adını sayması hepimizi şaşırtmıştı.
“Aston’da Engin var. onu alacağım.” Demişti.
Aston dediği Eston’du Engin dediği de bu takımda oynayan 18 yaşındaki Ergin Demir’den başkası değildi.
Ergin Demir; genç bir isim olarak takımdaki tecrübeli futbolcuların kadroya girdi.
Pek çok gole imzasını attı.
Eskiden antrenörlerin işi sahada bitmez, takıma yıldız futbolcu bulup çıkarmak için amatör maçları bile takip ederlerdi.
O yıllarda amatör liglerden gelen pek çok futbolcu Eskişehirspor forması giydi.
TV’de spor programlarını izliyoruz.
Gazeteci olarak tarafsız olmaları gerekirken, hepsinin bir takımı var.
Herkesin gerçeği farklı, herkes kendi takımının açısından yorumluyor olayları.
Kavga gürültü süren o programlara katılanların bir tek formaları eksik.
Bu arada Anadolu takımlarının esamesi okunmuyor.
Ne varsa o üç kulüp takımı konuşuluyor.
****
Sadece spor programları değil, siyasi tartışma programlarında da durum aynı.
Herkes olaylara kendi partisinin veya siyasi eğiliminin çerçevesinde bakıyor.
Yanlış olduğunu bildikleri şeyleri bile; doğru gibi göstermeye çalışıyorlar. Ya da bilinen doğruları yanlış olduğunu iddia ediyorlar.
Halbuki; olaylara halkın çıkarları açısından bakmaları gerekmiyor mu?
****
Yerel medyada durum, genel medyadan çok farklı değil.
Sosyal medyada herkesin bir tarafı olması normal.
Ama; gazetecilerin taraf olması kabul edilir şey değil.
Özellikle medya tarafsız olmalı.
AKP yaptıysa iyi.
CHP yaptıysa kötü.
Ya da tam tersi.
****
Eskişehir basının en önemli özelliği Eskişehir’in ve Eskişehir’in değerlerinin tarafında olmasıdır.
Gazeteler okurlarına karşı sorumluluk duygusu içinde tüm habeleri verirler.
Haber saklamazlar.
Şehir’de o partinin, bu partinin gazeteleri yoktur.
Yaygın basının aksine;
Eskişehir’in gazeteleri vardır.
ASTONLU ERGİN
1979’da Eskişehirspor’un başında Teknik Direktörü Ziya Taner di.
O yıllarda güçlü bir amatör küme vardı.
Ziya Taner, amatör kümeyi de yakından takip eden teknik adamlardan birisiydi.
Ziya Taner’e bir basın toplantısında “Amatör kümeden takıma almak istediği isim var mı? Diye sormuştuk.
Transfer listesinin en başında Ergin’in adını sayması hepimizi şaşırtmıştı.
“Aston’da Engin var. onu alacağım.” Demişti.
Aston dediği Eston’du Engin dediği de bu takımda oynayan 18 yaşındaki Ergin Demir’den başkası değildi.
Ergin Demir; genç bir isim olarak takımdaki tecrübeli futbolcuların kadroya girdi.
Pek çok gole imzasını attı.
Eskiden antrenörlerin işi sahada bitmez, takıma yıldız futbolcu bulup çıkarmak için amatör maçları bile takip ederlerdi.
O yıllarda amatör liglerden gelen pek çok futbolcu Eskişehirspor forması giydi.