Eskişehirli basın emekçileri olarak, her yıl biraz daha buruklaşan “çalışan Gazeteciler Günü”nü 48 saat öncesinden kutlamıştık!.. Ardından tam gününde kutlama mesajları sökün etti. Eskişehir yereli olarak söylüyorum;

-Valisinden-bazı kurum çalışanlarına, Belediye Başkanlarından-bazı milletvekillerine. Oda başkanlarından , Sivil Toplum Kuruluşlarının yöneticilerine kadar…

Elbet, “basın dostu” okurlar ve medya izleyenlerini de unutmamak kaydıyla…Kimi içtenlikli ve günün anlamına uygun “özlü” mesajlarla, kimileri protokol gereği nezaketen. Kendi adıma tümüne teşekkürlerle…

Aralarında en ilginci Ticaret Odası Başkanı Metin Gülerin jesti dikkatimi çekti. Her meslek çalışanına tek-tek zarf içinde güzel bir kutlama metniyle birlikte, zarif saksılar içinde birer doğal çiçek!.. Kişisel yorumumdur. Sanki;

-Demokrasi ve özgürlük mücahitleri, çile çiçeklerine!...

Gerçi dünkü yazımızda gereğini yerine getirmiştik ama tekrarlayalım. “Büyük Basın Buluşmasını” gerçekleştiren;

-Büyükşehir, Tepebaşı ve Odunpazarı Başkanlarına da…

Son gazeteci meslektaş, kızım!..

Yazıya başlamadan önce haber sitelerindeki rutin tıklamaları sürdürürken, soyadımı taşıyan iki kişinin daha imzası ile karşılaştım;

-Ailemizin küçüğü kardeşim Ersin Arslan ve benim küçüğüm, kızım Rengin Arslan!..

Haberlerin ortak noktası ise “Çalışan Gazeteciler” ile ilgili oluşları. Rengin’in haberi “10 Ocak günü”nün anlamına uygun. Kuşkusuz, bugünlerin gündemi ve basın-medya emekçilerinin içinde bulunduğu durumu aktaran bir “özel” çalışma. BBC Türkçe’nin internet gazetesinde yer alan haberin başlığı, özelliğini anlatıyor zaten;

-Bab-ı Ali’nin terk ettiği Güneydoğu’da gazetecilerin zorlu sınavı!...

O sınavı en azından “gazetecilik ilkeleri ve namusuyla” vermeye çalışan, o bölgedeki meslektaşlarımızın özet hikayesi. Şöyle noktalamış haberini;

-Bugün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü. Bu ortam içinde çalışan gazetecilerin tek kaygısı, işlerini yapabilip sağ-salim evlerine dönebilmek!..”

Hem Güneydoğu’nun sakini yurttaşlarımızın hem de orada çalışan arkadaşlarımızın durumu giderek “yakıcı gündem” olmaya devam ediyor. Henüz kitlesel boyuta erişmeyen,

-Barış çağırılarına karşın..

Ersin, dönüş yapanlardan!..

Ersin Arslan, Doğan Haber Ajansı’nın Stockholm muhabiri. İsveç’te olup-bitenlerin yanı sıra Baltık Ülkeleri’ni de izliyor. Gerçi, rahmetli Nezih Demirkent’in Dünya Gazetesi’nde habercilik deneyimi vardı ama, mesleğe geri dönüşü yeni sayılır. Buna karşın oralardan “ses getiren” haberlere imza atabildi…

Bizdeki “Çalışan Gazeteciler Günü”ne denk düşen Haberi, Varşova”dan. Polonya Başbakan Yardımcısı ve Kültür Bakanı’nın, İsveç’te bir gazeteye yaptığı açıklamadan özetlenmiş. Buradan anlaşılıyor ki, Başbakan Yardımcısı ve Hükümeti, basın çalışanlarını ilgilendiren bir gelişmeden yakınmakta. Bu nedenle bir temel yasa hazırlanıyor. Yakınma gerekçesi;

-Medyadaki standartlaşma tuzağından şikayet!..

Tam da bizdeki “havuz medyası” örneği diyecektim ki, ayrıntı biraz farklı. Bakanın söylediğine göre “Polonya basınında liberal ve solcu gazeteciler çoğunlukta, sağ taraftan ise çok az gazeteci” bulunuyormuş!..

Metin Arslan akıllılardan!..

Bir Avrupa ülkesinde zor rastlanabilecek “zorunlu sağ-sol dengelemesi” politikası. O nedenle Varşovalılar günlerdir sokakta ama yasa, Devlet Başkanı tarafından geçenlerde onaylandı yasa.

İktidardaki Partinin adı PİS!.. Açılımı önemli değil, milliyetçi-muhafazakar parti. Haberden son bir not daha;

-Yasayla birlikte, devletteki bütün gazetecilerin işine son vermek gerekebilirmiş!..

***

Sülalenin gazetecilerine değinirken, Polonya’daki meslektaşlarımızın soruna derinden dalıverdik. Nihayet, sonuncusu;

-Aile girişiminin ürünü Sonolay Gazetesi’nin imtiyaz sahibi, mühendis kardeş, Metin Arslan!..

O da, 35 yılı aşkındır Almanya dolaylarında!.. Sonolay’ın sonundaki dramatik sonucu görmese, belki oralardan dalıverirdi aile geleneğine;

-Neyse ki hepimizin akıllısı çıktı!..

Sonuncusu ve inadına bendeniz!..

-Yaza-çize 50 yılı geride bırakan, Eskişehir’in taşralı gazeteci Hüsnü Arslan!...

Biliyorum, kimileri “söylenecek” ama, ailenin “kader çizgisi” gazetecilikte kesişmiş!..