Asyanik adı altında anılan bu topluluk, polan madenleri ve yazıyı keşfetme gibi önemli adımları atmıştır. Iğdır ve çevresi, Kral Menua'nın (810-785) zamanında Urartular'ın egemenliğine geçtiği, Karakoyunlu ile Taşburun arasındaki Çölegert dolaylarında, Bulakbaşı ve Kazancı Köyleri arasında adı geçen kral adına yazılmış Urartu Kitabeleri'nden anlaşılmaktadır.

Iğdır: Tarihi bilgiler

Urartular'ın bölgedeki hakimiyeti boyunca, Iğdır ve çevresinde tarım alanında büyük ilerlemeler kaydedilmiş, birçok kanal ve bent inşa edilmiştir. Bu dönem, bölgeye gelen Saka ve diğer Türk gruplarının zamanında da devam etmiştir. Urartu Kitabeleri, bu döneme ait tarihî bilgileri sunarak, bölgedeki kültürel ve ekonomik canlanmanın izlerini ortaya koymaktadır.

Bölge, M.Ö. 4. yüzyılda 200 yıl boyunca bağımsız bir varlık sürdürse de, sonrasında Selefkoslular Devleti'nin hakimiyetine girmiştir. Bu devletin çöküşüyle küçük bir Arsaklı Devleti kurulmuş, ancak daha sonra bu devletin yıkılmasıyla (M.S. 439) bölge Sasani hakimiyetine geçmiştir. 646 yılında Müslüman Araplar, 1064 yılında ise Selçuklu Birlikleri bölgeyi ele geçirmiştir. Bu dönemden sonra Iğdır ve çevresi, Osmanlı Devleti'nin kurucusu olan Kayılar'a ev sahipliği yapmıştır.

Engelli hayvanların defilesinden renkli sahneler Engelli hayvanların defilesinden renkli sahneler

Moğolların (1239), Çingizlerin (1238-1256), İlhanlılarin (1256-1355), Celayırlıların (1357), ve Karakoyunluların (1379) egemenliklerinin ardından, Sürmeli Çukuru 1386 ile 1405 yılları arasında Timur'un yönetiminde Türkmen beyleri tarafından idare edilmiştir.

Iğdır ili, 1406 yılında Karakoyunlulara, 1469 yılında Akkoyunlulara geçmiş ve Akkoyunlu Hükümdarı Uzun Hasan, Aras boylarını ve Iğdır Ovasını kışlak merkezi olarak kullanmıştır. Akkoyunluları mağlup eden Şah İsmail (1502), Safavi Devletini kurarak bölgedeki Türkmenleri kendisine bağlamıştır. Yavuz Sultan Selim'in 1514'te Çaldıran Savaşı'nda Şah İsmail'i yenmesiyle birlikte Aras Havzası, bütün Doğu Anadolu ile birlikte Osmanlı yönetimine bağlanmıştır. Osmanlılar, 1583'te Revan'ı (Erivan) ele geçirdikten sonra Tuzluca, Iğdır ve Aralık ilçelerinin yönetimi "Aralık Kazası" adıyla Revan Eyaletine bağlanmıştır.

İranlılar ile yaşanan mücadelelerin ardından, 1736 tarihli İstanbul Antlaşması ile Revan eyaletiyle birlikte Sürmeli Çukuru İran'a bırakıldı. Daha sonra bölgede yayılmacı politika izleyen Ruslar, Revan Hanlığını yıkarak (1827) burada "Sürmarin Üzeydi" (Sürmeli Sancağı) adıyla bir yönetim bölgesi kurarak 1917'ye kadar yönetimde bulundular.

Iğdır, adını Oğuz Kağan'ın en küçük oğlu Deniz Alphan'ın en büyük oğlu IĞDIR Bey'den almıştır.

Ermeni işgali altındaki il, Kazım Karabekir komutasındaki ordu tarafından 14 Kasım 1920 tarihinde kurtarılarak anavatan topraklarına katılmıştır.

3 Haziran 1992 tarihinde ve 21247 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren 3806 sayılı kanunla, Iğdır "İl" statüsüne yükseltilmiştir. Aynı kanunla, Karakoyunlu beldesi de "İlçe" statüsüne kavuşturularak Aralık ve Tuzluca ilçeleriyle birlikte Iğdır İline bağlanmıştır.

Editör: Sakarya Gazetesi