HEP BİRLİKTE TRAVMA GEÇİRİYORUZ

20.02.2016 - 09:00 Yayınlanma

09.09.2022 - 14:05 Güncelleme

4 ayda Ankara'da, ikinci patlama...

Birinci patlama Tren Garı'nda olmuştu...

Binlerce insan mitinge katılmak için Ankara'ya gelmişti...

Onlarca vatandaşımız hayatını kaybetmişti.

Acısı hale içimizde...

Peki, o patlamadan sağ kurtulanlar.

O an, patlamanın yakınlarında olanlar şimdi ne yapıyor?

Merak etmiyor muyuz?

Benim tanıdığım bir arkadaşım ne yapıyor biliyor musunuz?

Psikoloğa gidiyor....

2 yıl daha gitmesi gerekiyormuş...

O patlamadan sağ kurtulanların büyük çoğunluğu psikolojik tedavi görüyor...

.../...

Ankara'da bir kez daha fatlama olunca dün kendisini aradım...

Hal hatır sorduktan sonra "Ankara'da durum nasıl?" diye sordum...

İki gün önce meydana gelen patlamayı kısaca özetledi:

-Ben iş yerimdeydim. Patlama uzak olmasına rağmen buradan duyuldu. Eve gitmek için iş yerinden çıktım. Tam o sırada bir patlama daha oldu. Sonradan öğrendim fünyeyle patlatmışlar. Ama o patlama olduğunda ne oldu biliyor musun? insanlar sağa sola kaçışmaya başladı. Nereye gidecekleri, ne yapacaklarını bilemedi. Hepimiz kendimizi anamızın karnından doğmuş gibi savunmasız hissettik.

.../...

4 ayda iki patlama geçiren Ankara'da yaşayan birisi böyle düşünüyor...

-Ne yapacağım bilmiyorum, akıl ver. Ankara'dan taşınayım mı? diye sordu...

Ne yapması gerektiğini özetledim:

Psikoloğa 2 yıl gidecektin, artık 4 yıl gidersin...

.../...

Ağlayacak halimize gülüyoruz...

Ne yazık ki, toplum halinde ciddi bir travma geçiriyoruz...

-----------

BİR BÜYÜK İNSAN

YUSUF TURAN!

Yusuf Turan Eskişehir'in yetiştirdiği ilk sanayicilerden birisi...

1930 yılında Seyitgazi'nin Değişören köyünde dünyaya geldi. Dün, doğup büyüdüğü topraklara gömüldü...

Türkiye'de sanayileşmenin yeni yeni başladığı yıllarda babası Mürsel Turan ile birlikte tarım alanında çığır açan firmanın ilk temellerini attılar...

Yusuf Turan'ın babası Mürsel Turan, Değişören köyünde demirci. 1925 yılında burada bir dükkan açmış. Ziraat aletleri yapımı ve tamirini gerçekleştirmiş. Vakit bulursa "at arabası da" yapmış...

***

2. Dünya savaşı başladığında, Türkiye'yi zor günler beklemektedir.

Çünkü çiftçinin istediği tarım aletleri ithal edilemez. Ülke içinde yapılmasına karar verilir. Baba Mürsel Turan ve oğlu Yusuf Turan, bu yıllarda, iki ve dört at ile çekilen pullukların, dört at ile çekilen dolaplı ekin biçme makinelerinin imalatına başlar...

***

Turan Tarım'ın büyük bir marka haline getiren Yusuf Turan, bir söyleşinde ülke tarımında da büyük bir adım olan bir olayı şu cümlelerle anlatmıştı:

-1948 yılında yakın çevremizden, atlarla büyük çaplı tarım yapan bir çiftçimiz, demir tekerlekti, gazla çalışan Fordson marka traktör aldı. Bize gelerek, bu traktörün arkasına, sekiz soklu, sandıklı tohum ekme pulluğu yapmamızı istedi. İstenilen bu sandıklı pulluğun, ülkemizde ilk defa projelendirilip imal edilmesi, tarafımızdan Değişören köyündeki o iş yerinde gerçekleştirildi. Çiftçimizin isteği sayesinde bu başarı bize nasip oldu…

Cumhuriyet'in ilk kuşak sanayicilerindendi...

Türk insanının neleri başarabileceğinin en büyük örneklerinden birisiydi...

Mekanı cennet olsun!

----------------

EMİRDAĞ AFRİKA'YA BAĞLANSIN!

Eskişehir'e uçak seferleri başlanacağı söyleniyordu...

Anket falan da yapmışlardı...

Sonra ne oldu?

Brüksel-Eskişehir seferleri iptal iyi mi?

MHP il Başkanı Oğuz Sever bu konuyla ilgili bir açıklama yaptı:

-Adını bilmediğimiz Afrika ülkelerine her geçen gün sefer düzenleyen THY, Eskişehir'e haftada 3 seferi çok görmüştür...

Emirdağlılara bir öneri...