TÜİK’in Mayıs ayı enflasyon verisinin %35,41 olarak açıklandığını hatırlatan Çınar, “Ama biz sahadayız, rakamları değil, gerçeği yaşıyoruz. Markette, pazarda, kirada bu oranın çok daha fazlasını ödüyoruz. Her geçen gün yoksullaşıyor, her ay biraz daha tükeniyoruz,” dedi.
“Artık Sadece Ekonomik Değil, Psikolojik Çöküşün Eşiğindeyiz”
Kamu emekçilerinin hem ekonomik hem de psikolojik olarak baskı altında olduğunu belirten Çınar, özellikle sağlık çalışanları, öğretmenler ve memurların kriz dönemlerinde günah keçisi ilan edildiğini vurguladı. “Fedakârlık hep bizden ama kıymet başkalarına. Görev bizim ama emeğimizin kıymetini bilen yok,” sözleriyle yaşanan durumu özetledi.
“Bayramda Et Değil, Endişe Giriyor Evimize”
Bayram öncesi kamu çalışanlarının içinde bulunduğu zor duruma da değinen Çınar, “Çocuklarımıza bayramlık alamamanın, evimize et girememesinin yükü omuzlarımızda. Bu yükü artık tek başımıza taşımayacağız,” diyerek kamu emekçileri adına taleplerini şu sözlerle dile getirdi:
Tüm kamu çalışanlarına asgari ücret tutarında bayram ikramiyesi ödenmelidir.
Alım gücü düşmüşken “enflasyon farkı” değil, gerçek bir yaşam ücreti verilmelidir.
"Ne Susacağız, Ne Boyun Eğeceğiz”
Genç Sağlık Sendikası’nın kamu çalışanlarının sesi olmaya devam edeceğini vurgulayan Çınar, “Emeğimizi ezdirmeyecek, bizi halkın önüne atanlara asla sessiz kalmayacağız,” diyerek sözlerini noktaladı.
