Odunpazarı Dayanışma gecesinde, parti üzerinde yaşananları umursamayanların eğlenip göbek atmaları CHP'yi umursamazlık havasına sokmuş.

***

Ayşe Ünlüce milletvekili olacakmış, mecliste yapılan seçimde yerine Kazım Kurt Büyükşehir Belediye Başkanı seçilecekmiş.

***

Asıl Kazım Kurt milletvekili olacakmış, yerine de başkan yardımcılarından güvendiği bir ismi mecliste Odunpazarı Belediye Başkanı seçtirecekmiş.

***

Önceki dönem Büyükşehir Belediye Başkanı Büyükerşen, damadını milletvekili yaptırmak istiyormuş.

***

CHP Odunpazarı yönetimi topluca Kıbrıs'a gitmiş, bir de oradan sosyal medya hesaplarına fotoğraflar konulmuş.

***

İbrahim Arslan'ın eşinin miting otobüsü üzerinde ne işi olurmuş.

***

Eskişehir'den en az 5-6 kişi Parti Meclisine girmek için harıl harıl her ilin kurultay delegelerini arayıp kurultayda kendisine oy verilmesini istiyormuş.

***

Milletvekili Utku Çakırözer'in bu son dönemiymiş, Jale Nur Süllü de bir daha aday olmayı düşünmüyormuş. İbrahim Arslan da göze girememiş. Yani bu üç milletvekili de bir dahaki dönemde yokmuş. Bu herkes için büyük bir fırsatmış.
O yüzden herkes şimdiden milletvekili adayı olmanın hayalini kurmaya, planını yapmaya başlamış.

***

Parti ön seçim yapma kararı alsa bile genel merkez, seçilebilecek sıralardan en az 1 ya da 2 tane kontenjan koyarmış. İşte herkes bu kontenjan adayı olabilmek için şimdiden torpil arayışına başlamış.

***

İl Başkanı Talat Yalaz'ın milletvekili yolu açılmış ama bu defa işi kongredeki kadar kolay olmayabilirmiş.

***

Yukarıda şehirde son günlerde CHP ile ilgili konuşulan mevzulara bakar mısınız?
Son yapılan seçimde birinci parti olan, iktidar hedefi bulunan, adayı ve belediye başkanları hapse atılan, kapatılmasına çalışılan partide maşallah konuşulmaması ve konuşturulmaması gereken ne kadar gereksiz, yersiz ve mevzu bile olmayacak konu varsa, hemen hepsi her köşede konuşuluyor, konuşturuluyor...

***

Parti halkın yaşadığı ve yakındığı gerçek mevzuları şehrin gündemine taşıyamadığı için, CHP ile ilgili saçma sapan sohbet konularına her gün yenileri ekleniyor.

***

Kongrelerde yenilenen yönetimlerin sahaya girip girmediği fark bile edilmemiş...
Partinin iktidar alternatifi olacağına dair bir aksiyon hâlâ alınamamış.
Makamlar, mevkiler, görevler talipliler tarafından adeta kapış kapış gider hâle gelmiş.
İlke ve ideolojiden bahseden kalmamış.
Herkes 4-5 yılda bir gelen seçim fırsatını değerlendirme sevdasına düşmüş.

***

Tüm bu olup bitenler karşısında “Ne oluyoruz yahu? Kendinize gelin!” demesi gerekenler de, ya o sevda kayıklarını izler, ya da kendini o kayıkların içinde hayal eder olmuş.

***

Ne diyelim…
CHP'yi yönetenler, sokakta CHP ile ilgili bu mevzuların konuşulduğundan haberdar değilse kötü...
Haberdarsa ve CHP'yi böyle boş beleş konulardan kurtaracak yolu ve yöntemi bulamıyorsa, bu çok daha da kötü!

BU ÜLKEDE KANSERİN ÇARESİ VAR, CEHALETİN YOK!

Daha önceki gün yazdık...
“Siz siz olun...

  • Ters yönden girerek üzerinize üzerinize gelmeye devam edenlerle...
  • Park etmek istediğiniz yol kenarında, ‘Mal gelecek’ diyerek park etmenize müsaade etmeyenlerle...
  • Kırmızı ışıkta geçen ve ikaz ettiğinizde ‘Sana ne?’ diye bağıran sürücülerle...
  • Yoğun trafiğin olduğu caddede dörtlüleri yakarak duran ve görünmez olduğunu zannedenlerle...
  • Normalden yüksek sesle müzik dinleyenlerle...
  • Belirli bir hızla giderken arkasından tampon tampona takip eden araç sahipleriyle...
  • Yavaş yavaş ilerlerken bir anda önünüze yandan kayarak kaynak yapmaya çalışan sürücülerle...
  • Arkanızdan gelen ve daha 100 metre uzaktayken sürekli selektör yakarak şeritten çekilmenizi isteyenlerle kesinlikle tartışmayın.

***

Bunlardan uzak durun!
Çünkü...
Bu şoför ve sürücüler ruh hastasıdır!
Toplumsal düzen ve kural tanıma anlayışları yoktur!
Bu insanlarla diyalog ve iletişim hiçbir işe yaramaz!
Hepsine ‘Haklısın’ diyerek yol verin gitsin!” dedik...

***

Bir gün sonra, uzun bir tedavi sonrası kanser hastalığını yenen emekli öğretmen Abdullah Coşkun, trafikte tartıştığı şahıs tarafından dövülerek öldürüldü.

***

Ne diyelim?
Bu ülkede çaresi olmayan kanser hastalığı bile yenilebiliyor ama cehalet bir türlü yenilmiyor...

Kaza-66

ÜÇÜN BİRİNE DE RAZIYIZ AMA...

Eğer bir insan işini tam yapıyorsa, sadece 1/3 başarılı.
Eğer aynı zamanda iyi yaptığı işin geleceğini de araştırıyorsa 2/3 başarılı.
Eğer kendi yerine insan yetiştiriyorsa; işte o insan yüzde 100 başarılıymış.

Kime göre?
Japonlara göre...

Yani...
Japonya'da insanların sadece işinde başarılı olmaları, onların tam anlamıyla başarılı olduklarını göstermiyor.
Diğer iki özelliğe de en az başarı kadar önem veriliyor.

Ne diyelim?
Bizde üçün biri bile yok!
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,

ÇİN BOŞUNA ÇİN OLMUYOR

Çin, sosyal medyada içerik üretenlerin özellikle tıp, finans, hukuk, eğitim ve sağlık gibi alanlarda görüş ve tavsiye açıklaması için üniversite ve uzmanlık diplomasını zorunlu kılmış.
Bu konuda hazırladığı yasa yürürlüğe girmiş.
Böylece, herkes belirlenen her alanda eğer uzmanlığı ve diploması yoksa ürettiği içeriklerde açıklama yapamayacak ve tavsiyede bulunamayacakmış.

Sizi bilmem ama bana doğru bir karar gibi geldi.