Kaybedilen puanlar, teknik kadro hataları, kaçan penaltılar, hakemlerin kötü yönetimi, geçen yıldan kalan 5 maçlık cezanın bedelini yeteri kadar ödedik.
Bu saatten sonra kredimizde yok. Lüksümüzde. Ucuz bahanelerin arkasına da sığınmayı bırakmalıyız. İşimiz zor ama başaracağız. Birlik içinde, kol kola girerek. Hatayı aza indirip seri puanlar alarak.
Başka çaresi yok. Önce güvencilerin bıraktığı bu enkazın altından kalkmak, yol olmak ve Diriliş yolunda koşar adımlarla yürümek çile ister. İşte çilenin içindekiler belli.
Bu saatten sonra Göztepe maçında düştüğümüz hatalara düşmeyelim. Ne Başkan, ne teknik kadro takımı sahadan çekmesin. Sahadan çıkmanın, tünele gitmenin bedelini ödedik ağır bir şekilde.
Gözümüz kulağımız üst yapı olduğu için alt yapıdaki olumsuz gelişmeleri görmezlikten gelmiyoruz elbet. Orada da U21'nin hocası 7 maç ceza alıyor. U19'da lisans unutuluyor deplasman maçında. Cezalı futbolcu oynatılıyor. Antrenör ve futbolcu ceza alıyor. Yetmiyor, hükmen yenilgi alınıyor. Nasıl aramayız Abdullah Baykul dönemini, işe dörtle elle sarılan Serdar Eroy'u. Alt yapıda da hala önce güvencilerin uzantıları olduğu sürece futbolcu yetiştirmekte hayaldir.
Lisanslar unutulmazsa, cezalı futbolcu oynatılmazsa, gereksiz cezalar alınmazsa, dışa değil, öze dönülürse sorun ortadan kalkar. Uzatmaya gerek yok. Mevcut alt yapı için satırlar yetmez sorunları, hataları yazmaya.
En iyisi yine dönelim umuda ve tarihe tanıklık etmeye. Yarın yeni stadyumda oynayacaktık. Olmadı. Yarın yollara düşeceğiz. Osmanlı stadında açık tribün cezası da sona erecek. Malatya maçını yeni stadyumda 35 Bin taraftar önünde oynamak dileğiyle.