Dernek Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Bülent Görenek, kalbin ritmine dikkat etmenin hayat kurtarıcı olduğuna vurgu yaparak, “Kalbimizi korumanın en basit yolu, ritmimize kulak vermektir.” dedi.

Sessiz ilerleyen tehlike: Atriyal fibrilasyon
Atriyal fibrilasyon; kalbin düzensiz, hızlı ve etkisiz çalışmasına neden olan ve kalp kulakçıklarından kaynaklanan yaygın bir ritim bozukluğu olarak biliniyor. En önemli risklerinden biri ise inme riskini 5 kata kadar artırması.
Prof. Dr. Görenek, birçok kişinin bu ritim bozukluğunu fark etmeden yıllarca yaşayabildiğini belirterek,
“Çarpıntı, nefes darlığı, ani yorgunluk, göğüste baskı veya düzensiz nabız hissi yaşayan herkes mutlaka bir uzmana başvurmalıdır. Ancak hiçbir belirti olmasa bile özellikle 65 yaş üzeri bireylerin düzenli olarak nabzını kontrol etmesi son derece kıymetlidir.” dedi.
“Erken tanı hayat kurtarır”
Uzmanlara göre atriyal fibrilasyon uygun tedavilerle başarıyla yönetilebiliyor.
İlaç tedavileri, ritim düzenleme stratejileri ve gerekirse kateter ablasyonunun etkin sonuçlar verdiğini belirten Prof. Dr. Görenek,
“Erken tanı konan hastalarda inme riski büyük ölçüde azaltılabiliyor. Bu nedenle farkındalık hayati önem taşıyor.” şeklinde konuştu.
Riski azaltmak mümkün
Kalp ritim bozukluklarının tamamen yok edilemediğini ancak kontrol altına alınabildiğini belirten uzmanlar, korunmak için şu önerileri sıralıyor:
Tansiyonu kontrol altında tutmak
Fazla kilolardan kaçınmak
Düzenli fiziksel aktivite yapmak
Sigara ve aşırı alkolden uzak durmak
Sağlıklı beslenmek
Düzenli doktor kontrolünü ihmal etmemek
Uyarı: Ritminizde düzensizlik varsa gecikmeyin
Kalp ritminde bir değişiklik, çarpıntı, nefes darlığı veya ani halsizlik yaşayanların zaman kaybetmeden bir hekime başvurması gerektiği vurgulanıyor.
Bu yılın mottosu ise kalp sağlığı için güçlü bir hatırlatma niteliğinde:
“Kalbini sev, ritmine kulak ver!”



