“Maalesef ülkemiz ve ormanlarımız sahipsiz” sözleriyle konuşmasına başlayan Bingöl, yangın, deprem ve sel gibi afetler için acilen bağımsız bir Doğal Afetler Bakanlığı kurulması gerektiğini ifade etti. Ormanlarda görev yapan personelin yetersiz ve eğitimsiz olduğunu, eldeki teknolojinin kullanılmadığını belirten Bingöl, bu durumun hem insan hem doğa açısından telafisi olmayan sonuçlar doğurduğunu vurguladı.
Bingöl, “Türkiye’de 140 bin kişilik bir Tarım ve Orman kadrosu var ama bu insanlar sahada etkin kullanılmıyor. Oksijen cihazı olmadan yangına gönderilen işçiler var. Bu kabul edilemez” diyerek orman işçilerinin teçhizat ve eğitim eksikliklerine dikkat çekti.
Seyitgazi’de hayatını kaybeden gençlerden birinin yeni evlendiğini, diğerinin işe henüz başladığını hatırlatan Bingöl, “Bu acının tarifi yok. Şehit ailelerini aramak, başsağlığı dilemek yetmez. Bu ihmallerin hesabı verilmeli” ifadelerini kullandı.
Ülkenin yüzölçümünün yüzde 30’unun ormanlarla kaplı olduğunu hatırlatan Saadet Partili başkan, bu doğal mirasın korunması için teknolojik imkânların ve insani kaynakların etkin kullanılması gerektiğini, yangın uçak filosunun güçlendirilmesinin elzem olduğunu belirtti.
Maden yasasıyla birlikte ormanlık alanların bilinçli şekilde yok edildiğini de savunan Bingöl, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ülkeyi yönetemez hâle geldiğini dile getirerek, “Bu sistem artık iflas etmiştir” dedi.
Açıklamasını su yönetimi konusuna da taşıyan Bingöl, “Ben bir su mühendisiyim. Suyla ilgili ciddi sıkıntılar var. Yağışlar azaldı, kuraklık büyüyor. Su yönetimi yoksa, biz de yokuz” diyerek iklim krizi ve su kaynaklarının korunması konusunda da acil eylem planları gerektiğini vurguladı.
