Özdağ, ülkenin derinleşen ekonomik buhranına dikkat çekerek, 2026 yılının 2025'ten çok daha zor geçeceği uyarısını yaptı ve çözümün "Zafer Ekonomisi" programında olduğunu belirtti. 20 şehit verdiğimiz uçak kazasının araştırılarak neden düştüğünün ortaya çıkartılmasının gerektiğini vurguladı. Özdağ, Türk Hava Kuvvetlerinin hem savaş uçaklarının hem de kargo uçaklarının hızlı bir şekilde modernize edilmesi ve bakımlarının daha iyi yapılması gerektiğini vurguladı.
BİLİNÇ VE KARARLILIKLA MÜCADELE EDECEĞİZ

“Zafer Partisi, Türkiye Cumhuriyeti'nin, Öcalan ve PKK ile müzakereler, pazarlıklar yapılarak bir kırılma noktasına doğru sürüklenmesini engellemenin mücadelesini veriyor. Zafer Partisi, Cumhuriyetimizin bir kaza kırıma uğramaması için son kale, son siper ve son mevzidir. Zafer Partisi'nin ardı Cumhuriyettir, Zafer Partisi'nin ardı vatandır. Siz Zafer Partililer, her biriniz Çanakkale'de, Sakarya'da ve Büyük Taarruz'da savaşan dedelerimizin sahip olduğu vatan sevgisi, bilinci ve kararlılığıyla mücadele etmek zorundasınız, zorundayız ve bu bilinç ve bu kararlılıkla mücadeleye devam edeceğiz”.

Türkiye Cumhuriyeti'ne yönelik içeriden ve dışarıdan saldırıların gerçekleştirildiğini ifade eden Özdağ, “İstiklal Harbimiz sırasında içeride ve dışarıda Türk milletinin İstiklal hareketini sabote etmeye, imha etmeye çalışanların torunlarının yine aradan 100 sene geçtikten sonra işbirliği yaparak milli, üniter, laik Türkiye Cumhuriyeti devletini bir felakete sürüklemek istedikleri çok net görülüyor” dedi.
Vatanı ve milleti kararlılıkla savunacaklarını ifade eden Özdağ,"Hiç kimse bizden, vatanımızı savunmamamızı, Türkiye Cumhuriyeti'nin İstiklal Harbi ile atılmış temellerinden vazgeçmemizi beklemesin. Vatanımızı, milletimizi ve devletimizi kararlılıkla savunacağız” dedi.

Ekonomik buhrandan Zafer Partisi’nin ekonomi programıyla çıkılacağını belirten Özdağ, temiz kadrolarla iktidara talip oldukları ifade etti. Özdağ, “Buradan çıkış ancak Zafer Partisi’nin Zafer Ekonomisi programıyla mümkündür. Bu ekonomik krizin aşılması, ancak bu ülkede düşman ceza hukuku uygulamalarına son verilerek, adaletin tesis edilmesi ve ekonomiyi ayakta tutacak sağlıklı bir eğitim sisteminin gerçekleşmesiyle mümkün olabilir. Türk milletine söz veriyoruz. Temiz kadrolarla ve güçlü bir programla bunları yapmaya talibiz" diye konuştu.




