AFAD verilerine göre, dün saat 19.44’te Karadeniz açıklarında 3.7 büyüklüğünde bir deprem meydana gelmiş, 13.57 kilometre derinlikteki sarsıntı İstanbul’da da hissedilmişti.
Depremin bölgesel özelliklerine değinen Üşümezsoy, sarsıntının küçük bir kırılmadan kaynaklandığını ifade ederek şu açıklamayı yaptı:
“Bu tür sarsıntılar büyük deprem habercisi değildir. Karadeniz kıyılarında en fazla 5–5.5 büyüklüğünde depremler görülebilir, ancak bunlar literatürde büyük deprem sınıfına girmez.”
KOMŞU ŞEHİRE DİKKAT ÇEKTİ
Deprem uzmanı Üşümezsoy, Türkiye'de deprem riski açısından dikkat çektiği bölgelere ilişkin de önemli açıklamalarda bulundu. Daha önce Eskişehir'in komşu şehri olan Kütahya Simav'a dikkat çektiğini ancak son verilerin Simavlıları biraz rahatlatacak nitelikte olduğunu belirten Üşümezsoy, oradaki depremlerin sıcak suların kaynamasıyla oluşan Akhisar benzeri "deprem fırtınaları" gibi göründüğünü söyledi.
"İNCİL'DE DE GEÇMİŞTİR"
Üşümezsoy, asıl aktif bölge olarak Ege'yi işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Diğer taraftan büyük bölge olarak da Manisa'dan başlayıp Denizli'ye kadar giden bölge, Alaşehir, Buldan, orası Ege Bölgesi'ndeki aktif tektoniğin olduğu bölgelerdir. Hatta İncil'de de geçmiştir. Yuhanna İncil'inde burada yedi kutsal kilise depremle yıkılmış olan bölgelerdir İsa'dan sonra 17'de ve 60'ta ve bu İncil kayıtlarına da geçmiştir buradaki depremsellik."
"EDİRNE VE KIRKLARELİ YEŞİL"
Üşümezsoy, "Edirne ve Kırklareli bölgelerinin risk haritasındaki rengi değişir mi?" yönündeki bir soru üzerine, bu bölgelerin "yaşlı bir Trakya havzası" olduğunu ve risk haritasında "gene yeşil" yani risksiz olduğunu belirtti. Karadeniz'deki bu fayın Trakya'nın durumunu değiştirmeyeceğini vurgulayan Üşümezsoy, "Buralarda söylediği gibi Edirne tarihteki Saros Körfezi'nde olan depremlerden etkilenmiştir" dedi.
