AFAD verilerine göre bölgede 16 bin 216 artçı deprem kaydedildi. Bunlardan 74’ü 4 ve üzeri büyüklükte gerçekleşti.
Uzmanlar, Simav Fay Zonu üzerinde yaşanan bu sismik hareketliliğin sıradan bir artçı süreci olmadığını, tektonik hareketlerle magma sokulumlarının birleştiği karmaşık bir süreç yaşandığını belirtiyor. Bu nedenle Sındırgı’daki depremler, hem derin hem de yüzeye yakın odaklarda meydana gelen hibrit özellikli sarsıntılar olarak tanımlanıyor.
İlk büyük depremde yerin altında 15 kilometrelik bir kırılma tespit edilirken, 27 Ekim’de yaşanan ikinci büyük depremde de benzer uzunlukta bir kırık oluştu. Böylece toplamda yaklaşık 30 kilometrelik bir fay hattı boyunca hareketlilik meydana geldi. Bazı bölgelerde 5 ila 10 santimetre arasında çökmeler gözlemlendi.
Depremlerin merkez üssü Sındırgı ve çevre mahalleler olsa da, İstanbul, Eskişehir, İzmir, Bursa, Manisa, Kütahya ve Çanakkale gibi pek çok ilde de hissedildi.
Bölge halkı, özellikle gece saatlerinde yaşanan sarsıntılar nedeniyle tedirgin. Uzmanlar, Ege ve Marmara hattında gerilimin devam ettiğini belirterek vatandaşları dikkatli olmaya çağırıyor.