Bugün iki ayrı önemli olguyu birlikte değerlendirmek ve aralarındaki ilişkiyi biraz irdelemek niyetindeyim. Birincisi Cumhurbaşkanının “Türkiye bir yargı devletidir” önermesini biraz açmak gerekiyor diye düşünüyorum. İkincisi ise kapitalizmin ana merkezi New York’ta Müslüman-sosyal demokrat bir kişiliğin belediye başkanlığını kazanması.
İlkinden başlayalım; eğer Cumhurbaşkanı “ülkemiz yargı devletidir” lafını hukukla yargıyı aynı kefede düşünüp söylediyse büyük gaf yapmış demektir. Yargı hukukun uygulayıcısıdır, uygulayıcı değişir ama evrensel hukuk kuralları değişmez. Yargı kararlarını verenleri kendi siyasi amaçlarına uygun olarak seçersen o da hukuk kurallarını senin istediğin gibi yorumlayabilir. Yok eğer Cumhurbaşkanı bilerek ve isteyerek bu cümleyi kurmuşsa, alenen “devlet benim ve yargıyı kendime bağladım” demektedir ki, üzerine yorum bile yapmak gereksiz olur.
İkinci ele almak istediğimiz konu ise; ABD’nin en büyük kenti New York’un belediye başkanlığı seçimlerini kazanan Zohran Mamdani’nin başarısı…
34 yaşında göçmen bir genç Trump’ın ülkeden atmak istediği kitleleri harekete geçirerek, değişim isteyen gençleri kucaklayarak, hatta İsrail’e karşı Filistin’in haklı davasını savunmasına karşın Yahudilerin bile %30’nu kendi tarafına çekerek ABD tarihini yeniden yazmıştır. Köhne siyasetin son temsilcisi Donald Trump New York Belediyesini kaybedince “egemenliğimizi kaybettik” demişti.
Zohran Mamdani ise; “Gelecek bundan sonra bizim elimizde dostlar, bir siyasi hanedanı yıktık” diyor.
Mamdani kim?
Uganda doğumlu bir Hintli. Karısı ise Suriyeli. Üstelik Müslüman ve solcu. Yani hem milli değil hem de Hristiyan değil. Trump’a göre ABD’nin ekonomik sistemini yok etmek isteyen çok tehlikeli bir komünist. Tam dışlanması hatta ezilmesi, hapislerde çürütülmesi gerekenlerden biri. Hindistan’ın bağımsızlık hareketinin önemli kişiliklerinden Nehru’nun önemli bir sözü var tam bugünler için söylenmiş: “Tarihin nadir anlarında eski dönem kapanır, yeni bir çağ başlar ve bir ulusun baskılanan ruhu kendini dışa vurur.” ABD de olan biten budur. Mamdani bizim ülkemizde yaşasaydı çoktan vatandaşlıktan atılmıştı. Neden mi? Çünkü Türkiye bir yargı devletidir…