Organizesiz işler...

Abone Ol

Eskişehirspor'un en büyük sorunlarından birisi organize olamamak, ileriye dönük plan ve projeler yapamamak.

Alt yapı ile üst yapının organize olamaması.
Bugün bakıyoruz, belli bölgelerde futbolcu eksikleri var.
Orta sahada oyun kurucu yok, kanat oyuncuları yok, savunmanın göbeğini kapatacak isim yok.
Daha da önemlisi golü atacak pivot santrfor yok.
****
Tüm bunların bir plan dahilinde altyapıdan yetişmesi akademi takımlarında eksik bölgelere dönük futbolcuların hazırlanması gerekirdi.
U-19 ve U-21 takımlarında mevcut eksikleri kapatacak futbolcular yoksa, bu kulüp yönetimlerinin eksiğidir.
Plansız programsız bir kulübün elinden transfer seçeneği olmadığı dönemlerde bunları yaşayacağını bilerek hareket etmesi ve eksik ve eksilecek bölgelere altyapıdan futbolcu hazırlaması gerekirdi.
****
Bu kulüpte; profesyonel takımı besleyecek olan alt yapıdır.
Alt yapı futbolcusu bedavadır.
Transfer edilen futbolcu pahalı.
Bu tür plan ve projeleri yapacak olan ve süreci yönetecek olan yönetimlerdir.
Bizde genellikle yönetimler günü kurtarma telaşına düştükleri için gelecek ile igili planlar yapmazlar.
****
A takımın başına dışarıdana getirilen teknik adamlar bir iki istisna hariç, gözleri hep yukarıdadır.
Aşağıya bakmazlar.
Halbuki; O kulübün adı üzerinde Teknik Sorumlusudur.
"Ben (A) takıma bakarım, gerisi beni ilgilendirmez." diyemez.
Görevlerinden birisi de alt yapı ile üst yapı arasındaki organizasyonu yürütmek ve uzun vadeli bir planlama ile takıma futbolcu kazandırmaktır.

 

FANATİK YORUMCULAR 
Gazete, TV ve sosyal medyada futboldan çok hakemler konuşuluyor. 
Özellikle spor programlarındaki fanatik yorumcular aynı pozisyonları tekrar tekrar izleyip, ayrı sonuçlara varabiliyorlar.
Sürekli eleştirilen, bazı platformlarda suçlu ve hain ilan edilen hakemlerin durumu daha da vahim.
Medyaya sürekli malzeme veriyorlar.
Ne Musa'ya yaranabiliyorlar, ne İsa'ya...
****
Fuat Çapa; bu konudaki rahatsızlığını dile getiriyor.
İstanbul takımlarına karşı yapılan hatalar medyada günlerce konuşulurken, Anadolu takımları verdiği kişisel tepkilerle kalıyor...
Süper Ligdeki takımlar eşit.
Diğer 4 takım daha eşit.
Alt liglerdeki takımlara karşı yapılan hataların esamesi okunmuyor.
****
TFF 1. lig ve diğer alt ligler hakemler için staj yeri olmuş.
Yapılan hatalar yanlarına kar kalıyor.
Hakemler için bir ceza veya ödül sistemi yok!
Herkes hakemlerden şikayetçi.
Ama; kim çok ağlarsa o kazanıyor.
Diğerleri kaybediyor...

 

 

Gazetelere bakıyoruz, TV’de spor haberlerini dinliyoruz.
Herkes hakemleri konuşuyor.
Futbol konuşan kimse yok gibi.
Hakemin verdiği ve vermediği kararları.
Verilen penaltıları.
***
“Futbol adına kim ne yapmış?” tek bir söz eden yok.
Eskişehirspor-Kasımpaşa maçını izledik.
Tek kale maç gibi.
Pas yapan takım Eskişehirspor.
Topla oynayan, futbol adına bir şeyler yapmaya çalışan takım, gol atabilmek için çabalayan takım da Eskişehirspor.
Peki; ne konuşuluyor bu maçla ilgili.
TV bülbülleri ne diyor?
Verilen ve verilmeyen kartlardan söz ediyorlar.
Yani futbolu değil, hakemi konuşuyorlar.
Futbol oynamak için gösterilen çabayı göz ardı ediyorlar.
Fener’e verilen iki penaltı konuşuluyor.
Peki futbol, ondan neden söz edilmiyor.