Görürüz değil mi?

Abone Ol

Yaşam konusunda herkesin bir düşüncesi vardır. Tartışmalara konu olan bu yaşam
kimine göre uzun, kimine göre ise kısadır. Bunun nedenini araştıran bilim insanları
varlıklı insanlar için yaşam çok kısadır demişler. Onlar için bu dünyada yapmak
isteyip de zaman bulamadığı, göremediği yerler ve tatmadığı zevkler vardır. Ama
zaman denen bu olgu onlara bu fırsatı vermez.
Yoksul insanlara gelince, yaşam onlar için çok zor ve uzundur. Aranan ve bir türlü
bulunamayan iş başvuruları nedeniyle oluşan olumsuzluklar saymakla bitmez be
canlarım. Yoksulluğun ilk vurduğu yer aile yapısıdır. Eskilerin deyişiyle “yoksulluk
evin kapısından içeri girince hoş görü, mutluluk ve İffet bacadan çıkar gider” derler.
Yoksulluğun aile parçalanmalarına, eşler arasında boşanmalara ve depresyon gibi
problemlere sebep olduğu bilinmektedir. Bu zorluklar karşısında ise zaman onlar için
geçmeyen acılar denektir. Yaşadığım zaman dilimi içinde de varlıklı olupta sözünün
nereye varacağını bilmeden konuşan çok insanlar gördüm. Sözleriyle o karşılarında
yoksulluklarından dolayı sesini çıkaramayan insanların hayatını yaşanılmaz kıldılar.
O hayatları zehir ettiler. Ettiler de ne kazandılar. Kazandıklarını yaşamı bittiği zaman
öğrenecekler!
İnsanların birbirlerini aşağıladığı, küçümsediği, yok saydığı ve güçsüzlerin ezildiği
bir dünya da yaşar olduk be canlar. Kendimize karşı dürüst olursak, o zaman insan
oluruz. Ama bizlerde de açıma duygusu köreldi. Merhamet denen bu duygudan
gittikçe uzaklaşmaya başladık. Merhamet hayatta çekilen acılar sonrası kazanılan
insanın içinde yaşadığı bir duygudur. Merhamet genelde kişiseldir, içiniz de
yaşadığınız için karşınızdakinin haberi bile olmaz. Ne zaman ki adaletsiz bir ortam
oluşur; işte o zaman merhamet duygusu taşıyan insanların ortaya çıktığını görürüz.
Görürüz değil mi?