Gaziantep’in Yavuzeli ilçesinde, Merzimen Çayı’nın Fırat Nehri’ne kavuştuğu noktada yükselen Rumkale, tarihle doğanın en etkileyici şekilde birleştiği yerlerden biri. Üç yanı baraj sularıyla çevrili olduğu için bugün bir yarımada görünümünde olan bu görkemli yapı, yüzyıllar boyunca farklı medeniyetlerin hem sığınağı hem de stratejik kalesi oldu.
Abone Ol
Şitamrat, Hromklay, Kal-at el Rum ve Kale-i Zerrin (Altın Kale) gibi pek çok isimle anılan Rumkale, sadece sahip olduğu geçmişle değil, hâlâ çözülememiş sırlarıyla da dikkat çekiyor. Rumkale’nin mimarisi, ilk bakışta bile ziyaretçiyi şaşırtmayı başarıyor.
İlk beden, doğu, kuzey ve batıda kayalığın dik olarak yontulmasıyla oluşturulmuş doğal bir sur niteliğinde. Bu doğal surun üzerine ise sert kalker taşlarla örülmüş ikinci beden yükseliyor. Kuzey ve doğu surlarında dikdörtgen planlı yedi burç ve çok sayıda mazgal pencere yer alıyor. Güneydeki kayalık uzantı ise 12. yüzyılda oyularak hendek hâline getirilmiş böylece kale karadan tamamen izole edilmiş. Bir zamanlar saldırganların asla aşamayacağı bu sistem, bugün ziyaretçilere tarihin derinliklerine açılan büyüleyici bir kapı sunuyor.
Rumkale’nin en ilgi çekici rivayetlerinden biri, Roma döneminde Hz. İsa’nın havarilerinden Yohannes’in buraya gelerek kayadan oyma bir odada İncil nüshalarını çoğalttığı yönünde. Bu anlatı, kaleyi yalnızca bir askeri üs değil, aynı zamanda kutsal bir merkez hâline getiriyor.
Bugün kalede görülebilen yapılar arasında:
Aziz Nerses Kilisesi
Barşavma Manastırı
Su sarnıçları ve kuyular
Ortaçağ dönemine ait çok sayıda yapı kalıntısı
bulunuyor. Bu izler, 12–14. yüzyıllar arasında Rumkale’nin bölgenin en önemli yerleşimlerinden biri olduğunu kanıtlar nitelikte.
1516’da Osmanlı topraklarına katılan Rumkale’ye, bugün hâlâ sadece su yolu ile ulaşılabiliyor. Kaleye gitmek isteyenler,
Gaziantep Yavuzeli’ne bağlı Kasaba Köyü’nden, ya da Şanlıurfa’nın Halfeti ilçesinden kalkan teknelerle bu tarihi yarımadaya ulaşabiliyor. Yolculuk boyunca Fırat’ın dingin suları ve çevredeki kayalıkların sessizliği, adeta bin yıl önceki atmosfere geri götürüyor.
Doğa tarafından saklanmış, tarihle yoğrulmuş bu büyülü kale, hâlâ keşfedilmeyi bekleyen sırlarla dolu. Fırat’ın ortasında yükselen Rumkale; hem hikâyesi, hem mimarisi hem de görkemiyle, ziyaret eden herkesin hafızasında yer eden bir başyapıt.
Gelişmelerden haberdar olmak istiyor musunuz?
Google News’te Eskişehir Sakarya Gazetesi sitemize
abone olun.