Eskişehir İzmir (Seferihisar) kuş uçuşu 330 kilometre; Eskişehir'de yaşayanlar bu depremi hissetti.
Daha önce kuş uçuşu 121 kilometre uzaklıktaki Gölcük, 131 kilometre uzaklıktaki Düzce ve Bolu depremlerini de çok yakından hissetmişti hatta bu depremler kentte yıkımlara neden olmuştu.
Ama; kuş uçuşu ile 330 kilometre uzaklıktaki depremin Eskişehir'de hissedimesi bize ne anlatıyor?
****
Eskişehir'deki fay kuşağı en son 1956 yılında 6.4'lik bir deprem oluşturmuştu.
O yıllarda şehrin yapı kalitesi düşüktü.
Çocukluğumuzdan beri depreme yabancı değildik.
Eskişehir bir deprem bölgesiydi ve sıkça deprem olurdu.
1956 yılında meydana gelen hepsinden farklıydı.
Neredeyse yıkılmadık veya hasar görmemiş bina kalmamıştı.
1.379 bina ağır, 1.486 bina orta, 9.862 bina da hafif derecede hasar görmüştür. Bir kişinin öldüğü o depremde 19 kişi de yaralanmıştı.
****
Deprem de, Güllük Mahallesi'nde bizim oturduğumuz tek katlı kerpiçten yapılmış olan evde yıkılmış,
Uzun bir süre bahçeye kurulan bir çadırda yaşamak zorunda kalmıştık.
Şimdi, soru şu:
Eskişehir'de 64 yıl aradan sonra 6'nın üzerinde bir deprem daha olur mu?
****
Bu soruya Jeoloji Mühendisleri Odası Şube Başkanı Prof. Dr. Can Ayday "Son 100 metreye girdik dikkatli olalım Bu depremin tekrarlanma periyotu 70-90 yıl Evimizi, yerleşim yerlerimizi uygun bir şekilde korumaya özen göstermeliyiz."şeklinde yanıt veriyor.
Depremden kaçamayacağımıza göre; alınacak önlemlere bakmalıyız. Bilimin sesine kulak vermeli, bilimin emrettiği şekilde davranmalıyız.
Unutmayın, deprem değil, bina öldürüyor.
İLK KURŞUN VE İZMİR...
Hepimizin kırmızı çizgileri var.
Mesela; Atatürk, vatan ve bayrak.
Ülkemizin bölünmez bütünlüğü.
Çağdaş yaşam.
..Ve laik Cumhuriyet.
Bizi biz yapan tüm değerler;
Kırmızı çizgimizdir.
****
İzmir'deki deprem bir kaç meczup dışında birlik ve dayanışma duygularımızı öne çıkardı.
Yaşamları boyuca bir baltaya sap olamamış insanların, sösyal medyadaki cahilce paylaşımları ciddiye alınmamalı.
Onların istediği de bu.
****
İzmir diğer 80 il gibi Cumhuriyet kentidir.
Bağımsızlığın ilan edildiği ve düşmanın denize döküldüğü son kaledir.
Ülkeyi işgal etmek için karaya çıkan düşman askerlerine ilk kurşunu sıkan ve direnişi başlatan Gazeteci Hasan Tahsin'in memleketidir.