Türkçe ilk kez resmi dil olarak.
Karamanoğlu Mehmet Bey tarafından
13 Mayıs 1277 kabul edildi.
7 bin 100'den fazla farklı dilin yankılandığı bir dünyada yaşıyoruz.
Türkçe dil tarihimizin köklerini araştırmak hiç de kolay değildir.
Şaşırtıcı bir şekilde, bu dillerin neredeyse %40'ı tehlike altındadır.
Zamanla yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır.
Dünyanın yarısı yalnızca 23 baskın dil konuşuyor.
Türkçe çok eski bir dildir.
Bazı kaynaklara göre kökenleri 8500 yıl öncesine kadar dayanmaktadır.
Kelime dağarcığı bakımından oldukça zengin ve kendine has fonetik, morfolojik ve söz dizimsel bir yapısı bulunmaktadır.
Ural-Altay Dil ailesinin bir parçasıdır.
Dil bilimcilere göre; kelime türetme yeteneği bakımından da dünyanın en güçlü dilidir.
Her konuya ve duruma göre karşılık vermeye en müsait dil yine Türkçe’dir.
Ayrıca Türkçe yazıldığı gibi okunması özelliğiyle gıpta edilen bir dildir.
Cumhuriyetimizin kurucusu büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, “Cumhuriyet’in temeli kültürdür” diyor.
Ulus olarak birlikteliğimiz ırk temelinde değil, kültür temelindedir.
Bir ulusun gücü, yurttaşları arasındaki birlikteliğin gücünden gelir.
Güçlü birlikteliğin yapıştırıcı öğesi ortak kültürdür.
Ortak kültüre ulaşmanın yolu ortak dilden geçmektedir.
Ortak dilimiz, ortak kültürümüzün de baskın öğesidir.
Uluslar, geçmişlerine dilleri üzerinden ulaşırlar.
Geleceklerine yönelik tasarımları yine dilleri sayesinde yaparlar