Eskişehir’de bir süre önce, Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Şube Müdürlüğü tarafından büyük bir operasyon yapıldı…
………..
Çeşitli suçlardan 28 kişi gözaltına alınırken, ikisi doktor 8 kişi tutuklandı…
……….
20 kişi ise adli kontrol ve yurt dışı yasağı ile serbest bırakıldı…
………..
Tahliye edilen iş insanlardan birini…
……………
Önce Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt…
…………..
Sonra CHP Eskişehir Milletvekili İbrahim Arslan…
…………
Ve Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce ziyaret etti…
……….
Olabilir, ‘Masumiyet Karinesi’ denilebilir…
………..
Yani suçu kesinleşmediği sürece kimse suçlu olmadığı için…
………………
Bu ziyaretler yapılabilir…
……………
Ama burada aklımıza takılan bir soru var…
……………
Bu ziyaret ettikleri iş insanı, AK Parti Eskişehir İl Yönetim Kurulu üyesi…
……………
Şimdi bu kişiyi CHP’li milletvekili ile…
…………
CHP’li iki belediye başkanı ziyaret ederken…
………………
AK Parti Eskişehir İl Başkanı Gürhan Albayrak…
……….
Kendi yönetiminde bulunan bu iş insanını ziyaret etmedi…
…………………
AK Parti Eskişehir Milletvekilleri Fatih Dönmez ile…
……………
AK Parti Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu…
……….
Onlar da ziyarete gitmedi…
……….
(Bu arada Fatih Dönmez’in ziyaret edip etmeyeceğini bilmiyoruz…
……………….
Ancak Nebi Hatipoğlu ile Gürhan Albayrak’ın ziyaret etmeyi düşünmediklerini biliyoruz…)
…………..
Evet, CHP’li bir vekil ile iki başkanın bu ziyaretleri…
………..
Ve bu konuda acele etmeleri bize garip geldi…
………….
Sadece bize değil…
………..
CHP’li dostlarımız da buna anlam veremiyor…
………………
Bize soruyorlar…
……………..
Biz de ‘Kendilerine sorun’ diyoruz…
……………………
MEYVE ÇEKİRDEĞİ
Bir zamanlar Çin'de bir adam o kadar aç ve bitkin düşmüştü ki, dayanamayıp bir armut çalar. Adamı yakalayıp imparatorun karşısına çıkarırlar…
………….
Adam "Değerli efendim, çok açtım, dayanamadım çaldım ve yedim. Beni affetmeniz için yalvarıyorum. Eğer affedersiniz size paha biçilemez bir armağanım olacak’ der…
…………….
İmparator dudak büker; "Senin gibi birinde paha biçilemez ne olabilir ki?" der. Hırsız, avucunun içindeki armut çekirdeğini uzatır ve; "Bu çekirdeği ekerseniz bir gün içinde altın meyveler veren bir ağacın yeşerdiğini göreceksiniz’ der…
…………….
İmparator kahkaha atarak; çekirdeği ekmesini, altın meyveleri gördüğünde kendisini affedeceğini söyler. Yoksul adam ‘Ben ekemem çünkü ben hırsızım. Bu tohumu ömründe hiç hırsızlık yapmamış, yalan söylememiş biri ekebilir. O zaman bu altın meyve verir. Bu tohumu siz ekmelisiniz’ der…
……………..
İmparator biraz düşündükten sonra ‘Ben bahçıvan değilim. Tohumu yardımcıma verin’ der. Yardımcısı da çeşitli bahaneler söyler, ‘Tohumu haznedar başı eksin’ der…
…………
O da bir bahane bulur, başkasını söyler. Herkesin bu görevden kaçtığını gören İmparator ‘ Hadi bakalım bu hırsız bahçıvana tohumun nasıl altın meyve verdiğini hep birlikte gösterip sevindirelim." der…
…………
Cebinden bir altın çıkarıp, yoksul adama verir. Sonra herkesin ceplerinden sessiz sedasız birer altın çıkarıp adama vermesini izler…
………..
Sonra da gülerek; "Bas git buradan be adam, bugünlük bu ders hepimize yeter’ der…
……….
Ortalığın toz duman olduğu şu günlerde tohumu ekecek temiz kimse var mı dersiniz?
………………………
GÜNÜN SÖZÜ
……………….
TEMEL’İN KÖŞESİ
DİŞLER
İlkokul öğretmeni öğrencilerine sorar:
- Söyleyin bakalım çocuklar, insanda en son hangi dişler çıkar?
Sınıfta bir süre sessizlik olur, sonra minik Temel el kaldırır:
- Ben biliyorum öğretmenim!
- Söyle bakalım!
- En son takma dişler çıkar öğretmenim!