Geçtiğimiz hafta, Kent Konseyi Hayvan Hakları Grup arkadaşlarımla birlikte Han ilçesindeydim. Yanılmıyorsam Eskişehir’e en uzak mesafede olan ilçemiz Han. Daha öncesinde de gitmiştim. Sevmiştim sıcakkanlı misafirperver insanını, doğasını, tarihi dokusunu.
Bu kez ziyaretimizin amacı Odunpazarı ve Büyükşehir belediyelerinin birlikte ürettikleri bir hizmete yakından tanıklık etmekti. Sahipsiz sokak köpeklerimiz için iki belediye el ele vermiş, kısırlaştırma projesi üretmiş. Bu bağlamda şimdilik üç belediye ile; Han, Mahmudiye, Sivrihisar. Anlaşılmış, protokol imzalanmış. İlgili belediye sınırları içindeki sahipsiz köpekler, Odunpazarı ekiplerince toplanacak, barınağa götürülecek, kısırlaştırma operasyonunun ardından rehabilite dönemi de bu merkezde geçirilip alındıkları yerlere bırakılacak.
Harika bir hizmet. Karşılığında ilgili belediyelerden hiçbir maddi destek istenmemekte. Daha ne olsun? Hep yakındığımız kırsaldan merkeze akın, kırsaldan merkeze yoğun şekilde bırakılan sahipsiz canların üremesine gerçekçi anlamda çözüm üretme işte bu!
Proje ile ilgili görüşmeler sonucunda iki belediye daha protokolü imzalama aşamasındaymış: Seyitgazi ve Çifteler. En kısa zamanda, şehrimize bağlı 12 ilçede de bu hizmete rağbet edilmesini ve ilgili protokolün imzalanmasını beklemek biz can korumacıların en doğal hakkıdır sanıyorum.
Verilen bu hizmet direkt olarak insan sağlığını da ilgilendirmekte. Köpek popülasyonunun artışı ve bu canların çok insan tarafından istenmemesi, yoğun şekilde bazı bölgelere terk edilmesi hem o canlar için hem de bizler için ciddi anlamda sorun yaratmaktadır. Sahipsiz canlara yapılacak en büyük iyilik onların üremelerini anlamlı seviyelere indirmektir. Büyükşehir ile Odunpazarı Belediyesi bu bağlamda elele vermiş, güzel işlere imza atmaya başlamış. Ve ilk imza da Han’da atılmıştır. Zaten 5199 sayılı Hayvan Haklarını Koruma Yasası da yerel yönetimlere bu görevi vermiştir. Keşke yasa çıktığı günden bugüne bu hükümler bihakkın yerine getirebilseydi şimdi hayvanların çok farklı sorunlarına eğiliyor olurduk.
Evet işte bu çalışmanın ilk uygulandığı Han ilçesinde Belediye başkanımız Erdal Şanlı’nın da bulunduğu bir ortamda Odunpazarı Belediyesinin kısırlaştırma ve rehabilite hizmeti verdiği tam on iki canı özgürlüğüne bıraktık. Doğrusu o canlar adına çok mutlu oldum. Artık bebeklerini büyütme derdinde olmayacak dişiler. Doğanlar ise en ağır koşullarda yaşama çabası diyemiyorum, “yaşama eziyeti” çekmeyecekler. Zaten çok iyi bilmekteyim ki; bu canların hayatları çok da uzun olmamakta o ağır hayat koşullarında. En fazla üç, beş yıl. Çoğunluğu daha bebekliklerinde kaybetmekteler hayatlarını.
Buradan bu güzel hizmete imza atan öncelikle Odunpazarı Belediyesine, ona destek olmayı kendisine borç bilen Büyükşehir Belediyesine ve ilke yol açan Han Belediyesine teşekkürlerimi ve minnetlerimi sunuyorum. Verilen hizmetin tüm ülkeme örnek olmasını diliyorum.
Yıllardır, her dünyaya gelen masum canla birlikte gözyaşlarımı tutamam, onların neler yaşayacaklarını az da olsa tahmin ettiğim için. Neden bu dünyaya geldiniz ki diye sorgularım haddim olmadan. Düşünceme karşı gelen can korumacıların çoğunluğu da zaman içinde bana hak verdiler. Eskişehir bu bağlamda bir milat olsun. 4 Ekim “Hayvan Hakları Günü”nüz kutlu olsun”. Masum canlar için el verenlerin elleri dert görmesin.
Ece Bilgin
02/10/2016