“Mimarlık fakültesini kazandım. Çok sevindim. Seveceğim bir meslekti. Baktım babam benim kadar sevinmiyor. Masraflı bir okul sonuçta… İki kardeşim daha var. Üçümüzü nasıl okutacağını kara kara düşünüyor. O halini görünce vazgeçtim. Yoksa bugün mimardım. Hayatımdaki ilk makas değişikliğidir bu.”
***
“Sonra Hukuk fakültesine kaydoldum. Bir yandan da matbaada sırf mesleği öğrenmek için çalışıyorum. Aynı zamanda gazeteciliğe de başladım. Bir gün Orhan Birgit aradı. Eskişehir’de kuruluş kanunu olmaksızın bir yüksekokul kurulduğunu, bunu araştırıp haber yapmamı söyledi. Gittim Orhan Oğuz’un yanına. Konuya ilişkin röportaj yapacağım. Şartı olduğunu söyledi. Ardından da ‘Git hukuk fakültesindeki kaydını al, getir buraya kaydını yaptır. Sorularını ancak öyle cevaplarım’ dedi. Gittim kaydımı aldım. Yine son anda yaşanan bir makas değişikliği işte… Olmasaydı ben belki bugün bir hukukçu olacaktım.”
***
“Üniversite rektörlüğümün bitmesine 10 gün var. Aydın Doğan Milliyet gazetesinin başına geçmemi teklif etti. Çok da güzel imkanlar sundu. Kabul ettim ve el sıkıştık. Arkadaşlarla birlikte tatile gittik. Akşam birlikte yemek yiyoruz. Televizyonda yeni rektörlerin atandığına dair haber başladı. Sıra Anadolu Üniversitesine geldi ve rektör olarak benim ismim söylendi. İkinci kez atanmışım. Yine son anda yaşanan bir makas değişikliği… Yeniden rektör atanmasaydım Milliyet gazetesinin başında olacaktım. “
***
“Aydın Doğan anlayışla karşıladı. ‘Rektörlüğün bitince bekliyorum. Teklifim geçerli’ dedi. İkinci rektörlük dönemi de bitti. Ben Milliyet için hazırlanıyorum. Bir akşam telefon çaldı. Arayan Resmi gazete matbaasında bir çalışan olduğunu söyledi. Soy ismimi teyit için aramış. ‘Hayırdır’ diye sordum? Radyo Televizyon Yüksek Kurulu başkanlığına atandığımı söyledi. Atama kararını resmi gazeteye dizerken yanlışlık yapmamak için aramış. Yine hesapta olmayan bir makas değişikliği…”
***
“99 seçimleri öncesinde rahmetli Ecevit partisine davet etti. O güne kadar gelen teklifleri hep ret etmiştim. Ecevit’in teklifini kabul ettim. Partisinden milletvekili adayı olmayı beklerken, büyükşehir belediye başkan adaylığı konusunda ısrar etti. Kabul ettim. Bu benim yaşamımda başka bir son anda gelişen makas değişikliğiydi ve kendimi büyükşehir belediye başkanlığı görevinde buldum”
***
Yukarıdaki sözler, “Önümüzdeki seçimlere yönelik ne düşünüyorsunuz? Yeniden aday olacak mısınız?” sorumuza yanıt veren Yılmaz Büyükerşen’in sözleri…
Bugüne kadar yaşamını kendi elinde olmayan ama son anda gelişen makas değişikliklerinin şekillendirdiğini söylüyor Büyükerşen.
Ardından da:
- “O yüzden artık gelecek süreçle ilgili herhangi bir plan yapmıyorum. Bundan sonra ne yapacağım ve yeniden aday olup olmayacağım meselesi de benim bugünden planlamadığım bir durumdan ibaret. Çünkü bugüne kadar defalaca yaşadığım son andaki makas değişikliklerinin beni bundan sonraki süreçte de ne zaman, nerede ve nasıl bir konuma getireceğini açıkçası ben de bilmiyorum. Dahası; benim bir şeyleri isteyip planlamamın hiçbir önemi olmadığını yaşamım boyunca sürüklendiğim görevler itibarıyla bolca deneyimledim. O yüzden şu olur demiyor, diyemiyorum. Bugüne kadar defalarca olduğu gibi bakarsınız son anda değişen makas nerelere sürükleyecek, aslında ben de herkes kadar merak ediyorum.” diyor…
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,
BU YAPILAN İŞ NEREDEN BAKARSANIZ BAKIN SKANDALDIR!
Milli Eğitimde, yıl boyunca üç başarı ve bir üstün başarı ödülü alan personelin listesi hazırlanıyor.
Listeye girenler aylıkla ödüllendiriliyor.
Eskişehir’de 238 personel bu başarıyı gösteriyor.
Fakat Milli Eğitim başarılarına rağmen 18 ismi sıralamadan çıkartıyor.
Listeden çıkartılanları da kırmızı ve sarı renkle adeta fişlenmiş kişiler gibi işaretliyor.
Ancak başarı listesi yanlışlıkla valilik ve tüm dağıtım yerlerine 18 ismin sarı ve kırmızı renkle işaretlenmiş şekilde gönderilince foya ortaya çıkıyor.
Milli Eğitim müdürünün, sarı ve kırmızı renklerle işaretleyip, adeta fişlediği listeyi yanlışlıkla dağıtıma veren sorumlu ve çalışanları görevden aldığı iddia ediliyor.
Bu olay nereden bakarsanız bakın skandalın daniskasıdır!
Umarız Milli Eğitim müdürünün bu mantıksız olaya mantıklı bir cevabı vardır!
*****
BU ÇAĞDA BU ANONSU YAPMAK ZORUNDA KALIYORLARSA…
Eskişehir’den de geçen İstanbul-Konya hızlandırılmış treni ile seyahat eden bir yolcu söyledi.
Trende yol boyunca birkaç kez “Lütfen ayakkabılarınızı çıkartmayınız” anonsu yapılmış.
Sigara içilmesinin yasak olduğuna dair yapılan anonslara alıştıklarını söyleyen yolcu, ayakkabı çıkartılmamasına yönelik anonsu ilk kez duyduğunu ve çok da şaşırdığını söyledi önce…
Ardından da…
“Demek ki yolculuk esnasında ayakkabılarını çıkartanlar var ve demek ki bu durum haliyle diğer yolcuları rahatsız ediyor olmalı ki sık sık anons etme gereği duyuyorlar” dedi…
Duyunca biz de şaşırdık!
Trende seyahat etmenin medeni kurallarından hem de bu çağda bi haber olanların bulunması size de ilginç gelmedi mi?